Sağlık Camiasında Şok Olaylar
Burdur sağlık camiasındaki huzursuzluk ve yolsuzluklar Genel Sağlık İş tarafından kamuoyuna açık bir şekilde Burdur Valisine ve İl Sağlık Müdürlüğüne iletildi. Yapılan basın açıklaması şeklindeki çağrıda, Yeşilova Devlet Hastanesi’ndeki hakaret ve mobbingden kaynaklanan huzursuzluk ve Burdur Devlet Hastanesindeki nöbet yolsuzluğu ve vurgunu üzerindeki soruşturmanın kapatılma olasılığı duyurulmakta ve tedbir talep edilmektedir.
Burdur sağlık camiasında olayların arkası kesilmiyor.
Yeşilova Devlet Hastanesi başı çekiyor.
Hastane morguna konulan cesetlerin soğutma sisteminin çalışmaması yüzünden kokmaya yüz tutması, hastanede 6 kişilik kayrılan bir grubun yarattığı dehşet ortamı, uygulanan mobbing ve personele hakaretler bunların birkaçı.
Burdur Devlet Hastanesinde nöbet görevine gelmeye kayrılan personelin nöbeti tutmuş gibi gösterilmesi ve ücretlendirilmesi gibi olaylar…
Bütün bu ve benzeri olaylar konusunda bir basın açıklaması yaparak Burdur Valisine ve İl Sağlık Müdürüne çağrıda bulunan Genel Sağlık İş Burdur Şubesi açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Sayın Valimize ve İl Sağlık Müdürlüğü’ne çağrımızdır…
Genel Sağlık-İş Burdur Şube Yönetimi olarak sağlık emekçilerinin hakkını savunma mücadelesi verirken aynı zamanda bürokratik aksaklıkları gidermek amacıyla devlet kurumlarımızın sağlıklı işleyişine katkı vermeye çalışıyoruz.
Bu nedenle, son günlerde Burdur sağlık camiasını meşgul eden, verilen çabalara karşın olumlu bir sonuç alınamadığını gördüğümüz bazı konularda görüşlerimizi paylaşma gereği doğmuştur.
Yıllardır kanayan bir yara olarak Yeşilova Devlet Hastanemiz bir türlü huzura kavuşamamıştır. Son günlerdeki gelişmeler maalesef başta üyelerimiz olmak üzere pek çok sağlık emekçisini üzmekte ve tedirgin etmektedir.
Bilindiği üzere hastane yönetim kademesindeki bazı yöneticiler iddialar üzerine görevden alınmışlardı. İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri, onlarca çalışan ile görüşüp aylarca süren bir soruşturma yapmış ve verdikleri rapor doğrultusunda cezai, idari işlem uygulanması yönünde karara varmışlardır.
Ancak görevden alınan bir kişinin mahkeme kararıyla bir süre sonra görevine iade edilmesi sonucu, beklenen olmuş, göreve başladığı ilk gün üyelerimize hakarette bulunmuş ve mobing yapmaya başlamış, pek çok ortamda “hesap sormaya” geldiğini belirtmiştir.
Nitekim ilk hafta içinde hakaret ve mobing zirveye çıkmış, hastane yönetimi süreci yönetmekte zorlanmış, Yeşilova’da kaymakamlık olaya müdahil olmak zorunda kalmışlardır. Bu arada bir üyemiz de intihar girişimini göze alacak kadar mobingle karşılaşmış ve psikiyatri tedavisi olmaya başlamıştır ki bunlar kayıt altındadır.
İlgili kişinin sözleşmesi Temmuz 2026’ya dek sürmektedir. Yetkililerle görüştüğümüzde bu zamana dek bu kişinin idare edilmesinden başka bir seçenek olmadığı belirtilmiştir. Yani bu ifade, her türlü mobing, hakaret ve baskıya göz yumulacağı anlamı taşımaktadır.
Evet, bu soruşturmada sayın Valimizin ve İl Sağlık Müdürlüğü’nün ellerinden geleni yaptıklarını biliyoruz. Ancak, sadece mahkeme kararına dayanarak bu kişinin aynı şartlarda ve aynı yerde görevine başlamasının huzuru bozacağını Yeşilova’daki herkes biliyordu. İlgili şahıs hakkında Türk Devleti geleneğinin yansıması olarak, B ve C
planları olmalıydı.
Ayrıca bundan sonraki süreçte yaşanacak mobing, baskı ve hakaretler sonucu üyelerimizin ve sağlık emekçilerinin bir tanesinin bile fiziki ve hukuki zarara uğramasına göz yumulmaması gerektiği, aksi halde bundan tüm karar vericilerin sorumlu tutulacağının bilinmesini istiyoruz.
Gelişebilecek olumsuz durumlarda kimsenin mahkeme kararının ardına sığınamayacağını bildiriyoruz. Bir an önce Yeşilova Devlet Hastanesi’nin huzura kavuşmasını, sağlıklı ve barışçıl iş ortamı oluşmasını bekliyor, yetkilileri acilen göreve çağırıyoruz.
Yine bir önemli konu; Burdur Devlet Hastanesi’nde devam eden soruşturma ve soruşturmanın kapatılacağına ilişkin endişelerimizdir.
Bu, kamuoyuna yansıdığı üzere, özellikle bayram nöbetlerinde tutulmayan nöbetlerin tutulmuş gibi gösterilip, nöbete gelmeyen bazı imtiyazlı kişilere haksız, devletimizi zarara uğratan ödemelerde bulunulduğu iddiasıdır. Ayrıca konunun fark edildikten sonra kapatıldığı, verilen fazla ücretlerin tahakkuk edildiği iddiasıdır.
Soruyoruz…
Konu farkına varıldığında ilgili kişilere disiplin işlemi uygulanmış mıdır?
Uygulandıysa kime ne ceza verilmiştir?
Soruşturma açılmayıp disiplin cezası verilmediyse, sebebi nedir? İdari görev neden yerine getirilmemiştir? Yoksa, bunun altında yatan siyasi etkinlik midir?
Bu ödeme işleminin ve belgelerinin altında kim ya da kimlerin oluru vardır?
Yüce Türk Devleti ve Türk Milleti’nin zararına olabilecek ve sağlık emekçilerinin kamuoyunda itibarına gölge düşürecek bu tip olayların karşısında olduğumuzu bir kez daha hatırlatıyoruz.
Konu ile ilgili gelişmelerde, aldığımız duyum ve bilgileri gerektiğinde adli makamlarla paylaşacağımızı da kamuoyuna bildiriyoruz.
Her iki konuda da sayın Valimiz ve İl Sağlık Müdürlüğümüzü azami çabayı gösterip sağlık çalışanlarının huzur içinde çalışmaları için ellerinden geleni yapacaklarına inanıyoruz.
Kamuoyuna saygılarımızla…”
- Atatürk, mason ve Siyonist işbirlikçisi miydi?
- TGB’den Türk Gençliğine çağrı: “Birinci vazifeye atıl TGB’ye katıl!”
- Antalya Vatan Partisi’nden Trump ve Barrack’ın küstahlığına sert tepki
- BM’de dünyaya KKTC’yi tanıma çağrısı
- En iyisi Eskimolar gibi emeklileri beyaz ayılara ikram edin!
