Sivas ve Başbağlar! Tutmayan bölünme tertipleri!

Sivas katliamından 3 gün sonra 5 Temmuz 1993’te, ABD Gladyosu PKK eliyle, Erzincan Kemaliye’ye bağlı Başbağlar Köyü’nde katliam yaptı. 33 vatandaşımız yakılarak ve kurşuna dizilerek şehit edildi.

ERCAN DOLAPÇI

Tipik ‘Süper NATO’ Gladyo eylemiydi. Sivas’ta gericiler, Başbağlar’da ise PKK kullanıldı. Amaç ‘Kırmızı Bölge’de derin bir çatlak açarak, Türkiye’yi çatlağın içine itmekti! Tıpkı Yugoslavya’da olduğu gibi… Türk halkı bu oyuna gelmedi. FETÖ gazeteleri her iki olayı da ‘Ergenekon’a bağlamaya çalışarak eylemin merkezini perdelemek istedi.

VAHŞİCE KATLETTİLER

Erzincan’a 204 km uzaklıkta bulunan Barasor Vadisi’nin en son köyü Başbağlar’a gelen 100 PKK’lı, 5 Temmuz’da yatsı namazı kılan köyün erkeklerini bir alanda topladı. Meydanda yaklaşık bir buçuk saat süren PKK propagandasının ardından, militanlar seçtikleri erkekleri köye 100 metre uzaklıkta bir kavaklığa götürdü, 28 vatandaşımızı burada kurşuna dizdi.

Köyde evleri, cami, okul ve halk evini kundakladı. Dört yurttaşımız da yakılan evlerde can verdi.

KÖYLÜLER ‘PKK’ DEDİ

Başbağlar katliamından kurtulan Hüseyin Keskin yaşadıklarını Aydınlık’a şöyle anlatmıştı: “Akşam namazı sırasında gerilla kıyafeti giymiş ikisi kadın, çok sayıda kişi camiyi bastı. Köyün 50 metre dışındaki kayalığa götürdüler. Daha sonra 2 kadın evlere giderek, kadınları ve çocukları da getirdi. Bizi bir süre sağa sola koşturdular. Aradan yarım saat geçtikten sonra gür bir ses ‘Ateş serbest’ diye bağırdı. O anda kurşunlar yağmaya başladı. Her taraftan kan fışkırıyordu. Daha sonra ölmeyenleri de öldürüp, 80 haneli köyün 50’sini ateşe verdiler. Ben saldırıdan ölü numarası yaparak kurtuldum.”

KIŞKIRTMAYA İŞARET ETTİ

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, 7 Temmuz 1993 günü düzenlediği basın toplantısında, “Hangi örgüt, hangi dava adına yaparsa yapsın, bu eylemin karakteri halk düşmanıdır ve devrim düşmanıdır. Bu eylem, emekçilere karşı yapılmıştır. Bu açıdan, Başbağlar katliamının karakteri, Sivas katliamından farklı değildir. Fark, bu kez sıradan ve yoksul insanların hedef alınmasındadır. Başbağlar Köyü’nde katledilen emekçilerin Türk ve Sünni olması, ayrıca düşündürücüdür.” dedi.

Perinçek, 2 Ağustos 2012’de Aydınlık’taki köşesinde Madımak ve Başbaşlar’ı ayırmaya kalkanları da şöyle uyardı:

“Madımak ve Başbağlar’da yarılan veya birleşen bilinç, aslında iki karşıt program, iki karşıt çözümü temsil eder. Türkiye’nin siyasal partileri ve toplulukları, Madımak ve Başbağlar’daki bölünmüş veya birleşik duruşlarıyla nasıl bir toplum kuracaklarını açıklarlar. Bu duruş, bir program ilanıdır. Yarılmış bilinçlerle devrim yapılmaz; ancak köle olunur. Halkı bölerek yapılan eylemlerden halkın bütününü kucaklayan çözümler çıkmaz.

‘Türkiye’yi bölemediler’

Vatan Partisi Merkez Yürütme Kurulu üyesi Av. Nusret Senem de katliamın 32. yılında şunları belirtti:

“2 Temmuz 1993 Sivas olayının hemen ardından 5 Temmuz günü Başbağlar köyünde 34 vatandaşımızın PKK tarafından kurşunlanarak öldürüldüğü olayı yaşadık. Herk ikisi de ABD Gladyo örgütünün eylemleri olarak tarihe geçmiştir.

“Sivas Davasından yargılananların niteliğine bakın, İBDA-C ve Hizbullah diye bilinen örgüt üyeleri ‘Müslüman Türkiye’ diye söze başlamışlardı. PKK da o olaya karşı eylem yaptığını açıklamıştı.

“Aradan 32 yıl geçti. O tarihten bugüne çok sayıda eylem yapıldı. Katliamlar, cinayetler, aydınlarımıza yönelik suikastlar yaşandı. FETÖ darbe yaptı. ABD ve Batı, Gladyo ile büyük olaylar yaşattı Türkiye’ye. Ama Türkiye’yi bölemediler. En büyük gerçek budur. Atatürk’ün kurduğu devleti bölemediler.

“Bütün bu tertipler, Kemalist Türkiye’den dönmüştür. Yugoslavya’dan sonra Türkiye’yi de böleceklerdi. Bunu emperyalist güçler tarafından katledilen Yugoslavya Devlet Başkanı Slobodan Miloseviç de görmüş ve söylemişti. ‘Sıra Kemalist Türkiye’de’ demiş, bizleri uyarmıştı.

“PKK dahil Türkiye’ye karşı bölme mücadelesi yapanlar, TSK ve polisimiz tarafındın yenilmişlerdir. PKK, Türkiye’yi birbirine düşürememiştir. Alevi- Sünni bölünmesi yaratamamışlardır. Devletimizin kuruluşunda sağlam temeller atıldığı için bunu yaşıyoruz.

“Yakında PKK silah bırakma törenleri yapacak. Öcalan, PKK’yı dağıtarak Türk milletiyle bütünleşme açıklamaları yapmıştır. Bu doğrultuda gelişecektir olaylar. Türk milleti büyük bir sınavdan geçmiştir. Türkiye Cumhuriyeti rüştünü ispat etmiştir. Türkiye çok önemli başarılara imza atacaktır. Kemalist Devrimi neticeye ulaştırmaya çalışacaktır. Milli devlet mücadelemiz başarıya ulaşmıştır. Bunu yaşıyoruz ve bununla gurur duyuyoruz.”

Vatan Partisi Diyarbakır İl Başkanı Ferdi Tanhan da “32 yıl geçti. Ancak acısı 32 bin yıllıktır. Ama o kurşunları o teröristlere ABD ve İsrail devletlerinin verdiğini unutmadık, unutmayacağız.” dedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.