
Bel ağrısı çocuk yaşlara indi!
Bel fıtığı cerrahisinde en sık uygulanan yöntemler!
Bilgisayar karşısında geçirilen uzun saatler ve duruş bozuklukları, fazla kilo ve hareketsizlik derken bel ağrısından şikâyet edenlerin sayısı hızla arttığı, bu kişilerin büyük bir bölümünde bel fıtığının gelişebildiği şartlarda, sağlıksız hayat alışkanlıkları nedeniyle her 100 kişiden 80’inde bel ağrısının görüldüğünü, bunların yüzde 15’inin ise tedavi gerektiren şiddette bir bel fıtığından kaynaklandığını belirten Acıbadem Ataşehir Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ziya Akar, yaşam kalitesini büyük ölçüde düşüren bel fıtığının tedavisinde erken tanı ve doğru tedavinin büyük önem taşıdığını vurguladı
Toplumumuzda bel fıtığı hakkında bazı yanlış inanışların çok yaygın olması nedeniyle çok sayıda hastanın bazı hatalı yollara yönelebildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Akar “Hemen hepimizin çevresinde bel ağrısından yakınan insanlar bulunuyor. Öyle ki çocuk yaşlarda da bel ağrısı şikâyeti ile çok sık karşılaşıyoruz. Her ağrı bel fıtığı demek değildir ancak bel fıtığı teşhisi konulduğunda ise alternatif tedaviler olarak internette ve sosyal medyada çok sık karşımıza çıkan uygulamalar yerine bilimsel tedaviye yönelmek gerekir. Ayrıca günlük yaşam alışkanlıklarını düzenlemek ve sağlıklı alışkanlıklar edinmek de tedavinin başarısında son derece önemlidir” değerlendirmesinde bulundu.
Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ziya Akar, toplumumuzda omurga sağlığını riske atan, bel fıtığı hakkında doğru sanılan 7 yanlışı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
YANLIŞ: Bel çekme ve sert masaj fıtığı iyileştirir:
DOĞRUSU: Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ziya Akar “Kontrolsüz yapılan sert masajlar, bilinçsiz yapılan manuel terapiler ve bel çekme (traksiyon) işlemleri belde ve omurgada çok ciddi zararlara yol açabilir. Bu tür uygulamalar sinir hasarına veya fıtığın daha da kötüleşmesine neden olarak dönüşü olmayan hasarlara neden olabilir” ifadelerine yer verdi.
YANLIŞ: Bel fıtığı sadece aşırı ağır kaldırmakla olur.
Uzman Akar doğruları ve yanlışları sıraladı.
DOĞRUSU: Ani ve yanlış şekilde ağır kaldırmak belin zorlanmasına ve disklerin yerinden kaymasına neden olabilir. Bunun yanı sıra kötü duruş alışkanlıkları, hareketsizlik, obezite gibi birçok neden de bel fıtığı sebebi olabilir. Örneğin; ofis çalışanları uzun saatler masa başında sürekli aynı pozisyonda oturdukları için bel fıtığı gelişimine adaydır. Aşırı kilo omurgaya binen yükü artırır. Sürekli aynı pozisyonda kalmak ve genel olarak hareketsizlik omurgamıza destek olan adale gruplarının zayıflığına yol açarak bel fıtığı gelişimini kolaylaştırır.
YANLIŞ: Bel fıtığı olan kişiler hareket etmemeli ve sert yatakta yatmalıdır
DOĞRUSU: Bel fıtığı olan kişilerin uzun süreli yatak istirahati yapmaları bel adalelerinde zayıflamaya neden olacağı için tam tersine iyileşme sürecini zorlaştırır. Aşırı sert yataklar omurgamızın doğal eğriliğini bozacağı için ağrıyı artırabilir. Orta sertlikte ve vücudu destekleyen yataklar daha uygundur.
YANLIŞ: Bel fıtığı sadece ileri yaşlarda görülür
DOĞRUSU: Bel fıtığı her yaş grubunda görülebilir. Gençlerde aşırı fiziksel yüklenme, uzun süre ekran karşısında yanlış duruş bozuklukları, yüksek düzeyde fiziksel aktivitenin yanlış tekniklerle uygulanması, düşme ve kazalara bağlı olarak ortaya çıkabilir. Ancak çocukluk ve genç yaş grubunda agresif tedavi daha nadiren uygulanır.
YANLIŞ: Bel fıtığı olan herkes ameliyat olmalıdır
DOĞRUSU: Bel fıtıklarının büyük bir kısmı ameliyatsız tedavi edilebilmektedir. Fizik tedavi, egzersiz (bel ve karın kaslarını güçlendirici), ilaç tedavisi (ağrı kesici-ödem giderici, kas gevşetici) ve yaşam tarzı değişiklikleri ile birçok hasta iyileşebilir. Ameliyat sadece ağrı diğer tedavi yöntemleri ile yönetilemediğinde, ciddi nörolojik komplikasyonlar (idrar kaçırma, bacaklarda uyuşukluk veya güç kaybı) geliştiğinde önerilir.

YANLIŞ: Bel fıtığı tamamen iyileşmez, tekrarlar
DOĞRUSU: Bel fıtığı doğru ve zamanında yapılan tedavi ile düzelen bir hastalıktır. Cerrahi tedavi sonrası büyük oranda hastanın yaşam tarzına, hareketlerine bağlı olarak yüzde 5-6 oranında tekrar fıtık ortaya çıkabilir. Uygun tedavi (konservatif veya cerrahi) yapıldıktan sonra egzersizler, yaşam tarzı değişiklileri ile bel fıtığını hayatınızdan çıkartabilirsiniz.
YANLIŞ: Bel fıtığı olan kişi spor yapamaz, sürekli korse takması gerekir
DOĞRUSU: Bel fıtığı tanısı alan veya bu tanı ile tedavi gören kişilerin hayatında sportif aktivite çok önemli bir yer tutar. Özellikle bel ve karın kaslarını güçlendirici egzersizler çok önemlidir. Yüzme ve ağırlık çalışması olmadan plates gibi sportif aktiviteler yaşam kalitesini artırdığı gibi tekrarlama riskini de azaltır. Ancak tedaviden sonra bir süre için ani bel hareketi gerektiren sporlar (tenis, kayak, boks vs.), aşırı zorlayıcı egzersizler (ağırlık çalışmaları) yapılmamalıdır.
Bel fıtığı cerrahisinde yeni yöntemler
Beyin ve Sinir Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ziya Akar, cerrahi yöntemin hastanın durumuna, fıtığın yerine ve sinirler üzerindeki baskıya göre değiştiğini belirterek, günümüzde en sık uygulanan cerrahi yöntemleri, “En sık kullanılan yöntem; mikrocerrahidir. Küçük bir kesiden mikrocerrahi aletler ve ameliyat mikroskobu kullanılarak fıtıklaşan disk materyali temizlenir. Dokulara minimal zarar verildiği için iyileşme süresi kısadır. ‘Endoskopik diskektomi’ denilen, daha küçük kesilerle endoskop kullanılarak yapılan yöntemde de hastalar hızlı iyileşir ve az ağrı hissedeler. Ancak bu yöntem her fıtık için uygun değildir. Laminektomi yönteminde ise; fıtığa ulaşabilmek için omurganın arka bölgesinde bulunan kemik yapı çıkarılır veya kemikte pencere açılarak cerrahi uygulanır. Girişimsel uygulamalarda ise; amaç sinir üzerine bası yapan diskin küçültülmesidir. Ancak bu yöntem küçük ve kabartı şeklindeki fıtıklar için uygundur. Hangi tedavi yönteminin uygun olduğuna Nöroşirurji Uzmanı hastanın MRI ve klinik bulgularına göre karar verir. Minimal invaziv yöntemler daha hızlı iyileşme sağlamalarına rağmen bazen daha büyük cerrahi uygulamalar gerekebilir.” şeklinde açıkladı.