5 günlük iş bırakma eylemi başladı!
Aile hekimleri 5 gün hasta bakmayacak!
Aile hekimleri “Zulüm yönetmeliği” adını verdikleri, Sağlık Bakanlığı’nın bütün itiraz, uyarı ve önerilere gözlerini kapatarak “ben yaptım oldu” anlayışıyla yayımladığı yeni yönetmeliğe karşı bir kez daha eyleme geçerek iş bıraktı. Bugünden itibaren 5 gün boyunca aile hekimleri grevde olacak, aile sağlığı merkezleri çalışmayacak.
5 GÜNLÜK GREV, 2 GÜNLÜK KASIM EYLEMİNİN DEVAMI NİTELİĞİNDE
81 ili kapsayacak şekilde 5 gün boyunca aile sağlığı merkezleri kapalı olacak. Aile hekimleri “Zulüm yönetmeliği” dedikleri, performansa dayalı “Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği” adlı yeni sözleşme ve yönetmeliğe karşı iş bıraktı. Eylem, Kasım ayındaki iki günlük iş bırakma eyleminin devamı niteliği taşıyor.
Aile hekimleri performansa dayalı sistemin iptali, maaşların düzenlenmesi, kadrosuz çalışan emekçilerin kadroya geçirilmesi ve yapılan hizmetin niteliğini ödüllendiren bir performans uygulamasına geçiş gibi taleplerle ikinci kez eyleme geçti.
BİNLERCE SAĞLIK ÇALIŞANI İSTİFANIN EŞİĞİNDE
Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) Genel Başkanı Dr. Ahmet Kandemir, mevcut yönetmeliğin hem aile hekimliğinin ruhuna aykırı olduğunu hem de sağlık sisteminde ciddi bir krizi derinleştireceğini söyledi. Kandemir, binlerce aile hekimi, ebe, hemşire ve sağlık çalışanının istifa etmek üzere olduğuna dikkat çekti.
“EZİYET YÖNETMELİĞİ GERİ ÇEKİLENE KADAR DEVAM!”
Türk Tabipleri Birliği (TTB’den) yapılan açıklamada ise “Sağlık Bakanlığı’nı uyarıyoruz. ‘Eziyet Yönetmeliği’ geri çekilene kadar eylemlerimiz devam edecektir. Meslek onurumuz ve halkın sağlığı için 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde 5 gün iş bırakacağımızı kamuoyuna duyuruyoruz” denildi.
“Eziyet Yönetmelikleri Değil Sağlığa Bakan İstiyoruz!”
“Taleplerimiz gerçekleşene kadar eylemlerimizi sürdüreceğiz”
Hastane önünde açıklama yapan Genel Sağlık İş Burdur Şube Başkanı Uz. Dr. Ümit Gümüştaş, “eziyet yönetmeliği değil, sağlığa bakan istiyoruz. Taleplerimiz gerçekleşene kadar eylemlerimiz sürecek. Yapılan düzenlemeler, halkın ve sağlık emekçilerinin ihtiyaçlarına çözüm getirmekten çok uzak. Yönetmelik, aile hekimlerinin mesleki özerkliğini zedeliyor, halkı piyasa dinamiklerine teslim ediyor.”
“EZİYET YÖNETMELİKLERİ DEĞİLSAĞLIĞA BAKAN İSTİYORUZ” “Yapılan düzenlemelerin hiçbiri halk ve hizmet sunan emekçiler açısından kalıcı çözüm getirmiyor. Aile Sağlığı Merkezlerindeki sağlık hizmetleri ücretli olma yolunda hızla ilerliyor. Resmi Gazetede Ekim ayında yayınlanan Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinin halkın sağlığını, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin özlük hakları ve çalışma koşullarını iyileştirmek bir yana yaşanmakta olan sorunları daha da derinleştireceğini hemen her kademeden bakanlık yetkililerine iletmiş ve 5 temel talebimizi kamuoyuna açıklamıştık. Kasım ayının ilk haftasında bu yönetmelik geri çekilinceye kadar uyarı niteliği taşıyan üç günlük iş bırakma eylemini gerçekleştirmiştik. Taleplerimiz yerine getirilmediği ve çözüme yönelik kararlar alınmadığı takdirde alanda örgütlü “sağlık emek-meslek örgütleri” ile birlikte 2-3-4-5-6 Aralık 2024 tarihlerinde 5 günlük iş bırakma kararını da kamuoyuna duyurmuştuk. Bizler 1. basamakta her gün emek veren hekimler, sağlık çalışanları ve onların örgütleri olarak halkın sağlık hakkına erişimini engelleyen, hekimlerin mesleki özerkliğini yok eden ve sağlık emekçilerinin iş ve gelir güvencesini ortadan kaldıran bu yönetmeliğin geri çekilmesini beklerken, TBMM’ye 25 Kasım 2024 günü bir kanun teklifi sunuldu. 28 Kasım’da komisyonda görüşülerek değişiklik yapılmaksızın Genel Kurula sevk edilen Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile, 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanununun 5. maddesi ve 5510 sayılı kanunun 68. maddesinde değişiklikler yapılmaktadır. Baştan söylemek istiyoruz; bu değişiklikler TBMM’de yasalaşacak olursa birinci basamak sağlık hizmetleri piyasa dinamiklerine tam olarak teslim edilecektir. MECLİS DEĞİŞİKLİKLERİ YASALAŞTIRISA 1. BSAMAK SAĞLIK HİZMETLERİ TAMAMEN PİYASALAŞACAKTIR TBMM’ne sunulan yasa teklifi ile etkili ve güvenilir olduklarına ilişkin henüz yeterli bilimsel veriler bulunmayan geleneksel ve tamamlayıcı tıp (GETAT) uygulamaları aile hekimleri birimlerinde mesai dışında paralı olarak gerçekleştirilebilecek. Nitelikli ve görece daha yüksek maliyetli sağlık hizmetine erişim olanağı olmayan hasta grubunun, etkililiği belirsiz bu yöntemlere kamu eliyle yönlendirilmeleri, toplum sağlığına zarar verebilecek bu uygulamalara duyulan güveni yersiz bir biçimde artıracağı gibi, sosyal devlet ilkesine ve devletin sağlık hakkını koruma yükümlülüğüne aykırıdır. Hep söylediğimiz gibi halkın sağlığı için birinci basamakta bilimsel koruyucu tıp uygulamalarının yaygınlaştırılması gerekir, GETAT uygulamalarının değil. Yine aynı yasa taslağı aile hekimliğinde ücretsiz olarak verilen raporları ücretli hale getirmektedir. Bu durum aile hekimi arkadaşlarımızı “parasıyla değil mi? Raporumu vermek zorundasın” diyen hastalarla karşı karşıya getirecektir. “Olmaz” demeyin daha kanun meclisten geçmeden bir arkadaşımız haksız rapor isteyen hasta tarafından darp edildi. Bu yasa teklifi ile katkı katılım payı artırılmakta halk cebinden daha fazla ödeme yapmaya zorlanmaktadır. Hasta eğer daha az katkı payı ödemek istiyorsa 2. ve 3. Basamak sağlık kuruluşuna aile hekimliğinden sevkle gitmesi gerekecektir. Ancak Eziyet Yönetmeliği 2. 3. Basamağa yaptığı sevklerden dolayı aile hekimini, gelirini keserek cezalandırmaktadır. Bu durumda sevk isteyen hasta ile hekimler yine karşı karşıya gelecektir. Sağlık Bakanlığı bizim de talep ettiğimiz sevk zincirini hastalarla hekimleri karşı karşıya getirerek, hekimlerin kazancı üzerinden kurmaya çalışmaktadır. Bunu kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz. Sağlık Bakanlığını bir kez daha uyarıyoruz sorun yumağına dönüşmüş sağlık sistemini performansa dayalı, bilimsel yaklaşımdan uzak yönetmelikler ile düzeltemezsiniz. Alanın öznesi olan bizlerin, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin örgütlerinin yapılan değişikliklere yönelik görüşlerimizi ve önerilerimizi dikkate almayarak, yok sayarak ne halk sağlığını geliştirebilirsiniz ne de sağlık emekçilerinin sorunlarını çözebilirsiniz. Sağlıklı bir toplum, iyi çalışan bir sağlık sistemi için daha önce de dile getirdiğimiz beş talebimizin hayata geçirilmesi yeterlidir. Buradan bir kere daha hatırlatıyoruz: AİLE HEKİMLERİ TALEPLERİNİ TEKRARLADI 1. Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbı donanımı ve aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır. 2. Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar Aile Sağlığı Merkezi sayısı hekim başına 2.000 nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır. 3. Aile Hekimliği’nde güvencesiz ve kadrosuz istihdamı kabul etmiyoruz. Aile sağlığı merkezlerinde nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Aile Hekimleri işveren olmamalıdır. Ebe ve hemşirelerin maaş ve teşvik ödeme kriterleri mesleki sorumluluklarının dışında kriterlerden oluşmakta iken Aile Sağlığı Merkezleri’nde çalışan ebe hemşirelerine ödenecek ücret Aile Hekiminin çalışma kriterleri ile değil kendi mesleki sorumluluklarına göre düzenlenmelidir. Aile Sağlığı Çalışanlarının Kanun değişikliği gerektiren tavan ücreti katsayısı artırılmalıdır. 4.Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir. 5. Sağlıkta şiddeti artıracak düzenlemeler değil şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkarılmalı ve sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdır. Bizler halkın sağlık hakkını, mesleki özerkliğimizi, mesleğimizin onurunu, ekonomik ve özlük haklarımızı savunmaya devam edeceğimizi bir kez daha kararlılıkla vurguluyoruz. Eziyete dönüşen Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinin iptalini ve mecliste sunulan yasa taslağının geri çekilmesini istiyoruz. TALEPLERİMİZ GERÇEKLEŞİNCEYE KADAR EYLEMLERİMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ Bu taleplerimizin hayata geçmesi için 2-6 Aralık 2024 tarihleri arasında yapacağımız eylemler daha da önemli hale gelmektedir. Bu eylemlerimiz sadece sağlık emekçileri için değildir. Bizler meslek onurumuza sahip çıkarken, bilimsellikten uzak uygulamalara karşı dururken halkımızın sağlık hakkını da savunuyoruz. Bu nedenle de bir hak olan sağlık için cebinden daha fazla para ödemek istemeyen, nitelikli sağlık hizmeti almak isteyen halkımızın da desteğini bekliyoruz. 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde halkımızı ASM’lerden hizmet almak için değil sağlık hakkına sahip çıkmak için alanlarda bizimle birlikte olmaya çağırıyoruz. 2- 6 aralık 20204 tarihleri arasında aile sağlığı merkezleri çalışanları olarak üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz. Bu haklı taleplerimiz gerçekleşene kadar çeşitli eylem ve etkinliklerle halkımızın sağlığı ve haklarımız için sağlık otoritesini harekete geçme konusunda zorlamaya devam edeceğimizi, sonuç alıncaya kadar vazgeçmeyeceğimizi tüm kamuoyuna bildiriyoruz.” |
VİDEO: Fatih Başçı
Bir aile hekimi sosyal medya hesabından iş bırakmalarının nedenini şöyle açıkladı: