
Çanakkale Gazi Ömer Çavuş’un torunu emekli öğretmen Neriman Şimşek Mıhladız, annesinden ve anneannesinden dinlediği dedesinin Çanakkale Savaşı anılarını kitaplaştırdı.
Çanakkale savaşlarına sıhhiye Çavuşu olarak katılan, savaşın kan ve ateşi içinde savaşan yaralı ve hasta Mehmetçiklerin iyileşmesine çalışan Gazi Ömer Harmanda’nın torunu emekli öğretmen Neriman Şimşek Mıhladız, annesinin anlattığı dedesinin savaş anılarını “Pelit Ekmeği”, “Mısır Ekmeği” ve “Buğday Ekmeği” adını verdiği üç kitapta toplayarak yayınladı. Mıhladız, kitapların gelirini şehit ailelerine bağışlayacağını belirtti.
Ömer Harmanda, Çavdır/ Ambarcık Köyü’nden…
1897 doğumlu…
17 yaşında 1912 yılında askere alındı.
Çanakkale savaşlarına katıldı.
Kurtuluş Savaşında savaştı.
Tam 11 yıl askerlik yaptı.
Savaş alanlarından kan ve ateş içinde yaralı ve hasta Mehmetçik topladı.
Onların tedavilerine uğraştı.
9 yılın sonunda köyüne dönen Harmanda, ölünceye kadar savaş anılarını anlattı eşine ve çocuklarına.
Çocukluğu annesi ve anneannesinin dedesinin hikâyelerini dinleyerek geçen emekli öğretmen Neriman Şimşek Mıhladız, sosyal medya hesabından anlattığı dedesinin hikâyesini daha sonra kitaplaştırdı. Sonunda “Pelit Ekmeği”, “Mısır Ekmeği” ve “Buğday Ekmeği” adını verdiği üç kitap ortaya çıktı.
ÇANAKKALE TÜRKÜSÜNÜ SÖYLEREK HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLAYAN BİR ÇANAKKALE GAZİSİ
AA Muhabirine konuşan Neriman Şimşek Mıhladız, annesinden ve anneannesinden dinlediği hikâyelere göre, dedesinin askerden döndükten sandalyesine oturup saatlerce düşündüğünü, bu arada Çanakkale Türküsünü söylediğini, türküyü söylerken gözyaşlarına boğulduğunu ifade etti.
Annesinin 1960 yılında dedesinin ölümünden sonra zaman zaman Çanakkale Türküsü’nü söyleyip söyleyip ağladığını belirten Mıhladız, annesine niye ağlayıp durduğunu sorduğunu, kendisine dedesinin bu türküyü söyleyerek ağladığı ifade ettiğini söyledi.
9 yıl cephelerde savaşan ve hasta tedavi eden Gazi, gazilik maaşını kabul etmedi
9 YIL CEPHELERDE SAVAŞAN GAZİ, GAZİLİK MAAŞINI KABULE TMEDİ
Çanakkale Savaşında ve Kurtuluş Savaşında 11 yıl savaşan, yaralanarak gazi olan Ömer Çavuş, askerden terhis olarak köyüne ve evine döndükten sonra kendisine bağlanan gazilik maaşını kabul etmedi. O dönemin insanları bu kadar tok gözlü, vatansever, karşılıksız vatana hizmet geleneği sahibi insanlardı.
“BENİM HERİFİM VATANA BEDEL KARŞILIĞI HİZMET ETMEDİ”
Ömer Çavuş ebediyete intikalinden sonra fakir, kıt kanaat geçinen eşine, kocasının gazilik maaşını almasını teklif ettiklerini, ancak onun, bunu reddettiğini belirten Mıhladız, “nenem, ‘Benim herifim vatana bedel karşılığı hizmet etmedi, bir daha ağzından duymayayım!’ diyecek kadar mert ve gözü tok bir kadındı nenem” ifadelerini kullandı.
“GÜNLERCE ÇANAKAKALE BOĞAZI KIPKIIRMIZI AKTI”
Mıhladız, annesinden dinlediği dedesinin anıları arasında en etkileyici olanının, “günlerce Çanakkale Boğazı’nın kıpkırmızı aktığı”nı anlattığı bölüm olduğunu belirten Mıhladız, “50 yıl sonra biriktirdiğim bu anıları, torun olarak dedeme borcumu ödemeliyim diyerek kaleme aldım.” dedi.
Emekli öğretmen Mıhladız anlatımını şu sözlerle noktalıyor.
“Annemin anlattıklarından binerce insan yan yana, kollar – bacaklar kopuk, gözler kör başlar parçalanmış, vücutlar parçalanmış bir şekilde vatanı savunanlarla vatanımızı elimizden almak için gelenler yan yana sırt sırta yatıyor. Anlaşılmayan dilde iniltilerle anlaşılır dildeki Allah sesleri birbirine karışıyor. Gece gündüz inilti sesinden kulaklar uğulduyormuş. Sular rengini yitirip kırmızı kıp kırmızı akıyormuş.”
“Çanakkale savaşının yüzüncü yılında dedemin anılarını annemin aktardığı bir dil ve anlatımda gözümde yaşla yazıya döktüm rahat uyu GAZİ ÖMER ÇAVUŞ dedem. Sizlerin ölümüne savunduğunuz vatana bizler refah içinde dilimizle sahip çıkmaya çalışıyoruz.”
- BURDUR’u Tıp Fakültesi kuruluş sevinci ve heyecanı sardı
- TÜRK-İŞ süresiz oturma eylemine gidiyor
- Kifayetsiz muhteris yöneticinin ülkesine ve halkına verdiği zarar
- Jandarma yangına yönelik devriye atıyor
- Erdoğan’dan çiftçiye yeni kredi paketi müjdesi
- Cuma’da ders gibi hutbe: “Kamu hakkı dokunulmazdır”
- Yazarımız, Sagalassos’ta tarihi dokudaki tahribatı altı maddede gösterdi
- Hükümet krizin yükünü emekçinin sırtına yükleme kararından vazgeçmiyor