
Kılıçdaroğlu’nun önceki dönemlere göre yüzde 40 gerileyerek kazandığı, eleştiri ve olayların odağındaki, gösterişsiz, heyecansız CHP Kurultayı hakkında basında çok yazılıp çizildi. Özellikle köşe yazarların gündemini oluşturdu.
Bu köşe yazılarından bir seçkiyi KıvılcımHaber okuyucu ve izleyicileri için hazırladık.
İşte seçtiğimiz yazılardan birkaçı!
“Atatürkçülük yapılacak zamanda, Atatürkçülük yapmaktan kaçınmak”
Ahmet Hakan / Hürriyet
– Atatürk’ün kıymetini anlamayan tek bir kişinin bile kalmadığı…
– Atatürk’e laf eden Fesli Kadir’e “deli” muamelesinin çekildiği…
– Ortadoğu’yu gördükçe “Ah Atatürk” diye inlemelerin duyulduğu…
– Irak’taki mollaların bile “Bize Atatürk gibi lider lazım” dediği…
– Tayyip Erdoğan ve AK Parti’nin bile Atatürk’ü keşfettiği…
Günlere eriştik.
***
Bakıyoruz CHP’ye…
Var gücüyle Atatürkçülük yapmak yerine…
Yok, “yeni CHP” idi, yok şuydu, yok buydu falan diye bin türlü fantezi peşinde koşuyor.
***
Bu CHP, adama kafayı yedirtir vallaha.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
2019’da Kılıçdaroğlu’nu bekleyen
Abdülkadir Selvi / Hürriyet
Herkesin dilinde aynı benzetme var. CHP’liler Parti Meclisi’ne girmek için sarf ettikleri enerjiyi iktidar olmak için harcasalar, ilk seçimde iktidar olurlar deniliyor. Haklılık payı var. Ama CHP’yi canlı tutan da bu. İktidar olan ANAP ve DSP silinirken, iktidar yüzü görmeyen CHP’nin ayakta kalmasında bu canlılığın payı yok mu? Yanlış olan, bazen kantarın topu kaçıyor. Türkiye’de iktidar olma hedefine odaklanmak yerine parti içi iktidar için kıran kırana bir mücadele veriliyor. Parti içi verilen mücadele kurultay salonunda bırakılıp, ülkede iktidar olmak için kollar sıvanmıyor.
2019’a giderken Kılıçdaroğlu’nun bir yandan Erdoğan’la diğer yandan parti içi mücadelede zorlu bir dönem bekliyor. Bu kurultay CHP’yi 2019’a taşıyacak ama kurultayda CHP’nin 2019’da iddialı olduğu yönünde bir görüntü ortaya konulamadı.
Parti içi mücadelede canlı ve heyecanlı olan CHP’liler, iktidar konusunda yorgun ve yılgınlar. Tez elden Kılıçdaroğlu’nun iktidar umudunu ateşleyip, 2019 yürüyüşünü başlatması gerekiyor.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
CHP’de işler zor
Mehmet Tezkan / Milliyet
İktidara göz diken… İktidarı devralmaya niyet eden… Türkiye’yi yönetmeye talip olan… Türkiye’yi değiştirip dönüştürme iddiasıyla yola çıkan..
Demokrasi, özgürlük, adalet, insan hakları gibi kavramları dilinden düşürmeyen… Bu kavramların örselendiğini söyleyen… Bu kavramların güçlü olduğu Türkiye vaat eden… Amacının bu olduğunu ilan eden… Bir partinin…
O partiye gönül verenlerin, o partinin çatısı altında toplananların.. Birlik/beraberlik içinde olması gerekmez mi? Omuz omuza vererek, kol kola girerek yola çıkmaya hazır olması gerekmez mi? Evet.. Ama CHP’de durum böyle değil…
CHP’de sevgi bağları zayıflamış… CHP’de kişisel hesaplar, kişisel kırgınlıklar, kişisel beklentiler o ulvi kavramların önüne geçmiş… CHP’de işler zor.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
CHP marjinalleşiyor
Fahrettin Altun / Sabah
Lafı eğip bükmeden söyleyelim. Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı CHP’deki negatif eğilimleri güçlendirecek bir süreç.
Kemal Kılıçdaroğlu sonrasında CHP günden güne radikalleşiyor. Buna uygun olarak da parti günden güne merkezden uzaklaşıyor, marjinalleşiyor.
Sekiz yıllık süreçte CHP HDP’yle yakınlaştı. Daha doğrusu HDP zihniyetini kendi içinde yeniden üretti. Parti yönetimi parti tabanını da bu yönde dönüştürmeye başladı. DHKP-C gibi örgütlere sempatiyle bakan isimlerin parti yönetiminde giderek etkinliklerini artırdı. CHP’nin bugün devleti soykırım yapmakla itham eden, devlete PKK’yla mücadelesi dolayısıyla seri katil diyen, FETÖ’cü darbeci askerlere destek veren bir İstanbul il başkanı var.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Kaybedenler kulübü
Yılmaz Özdil / Sözcü
CHP nerede az…
Orasının delege sayısı daha fazla.
***
Hadisenin nüfusla, seçmen sayısıyla, yüzölçümüyle, etnik kökenle, mezheple filan alakası yoktur. Bu delege yapısı, başarısızların “partiiçi iktidarında başarısı” için özel olarak dizayn edildi.
***
CHP genel başkanı “kaybedenler kulübü” tarafından seçiliyor.
***
Kılıçdaroğlu’nun devamlı kaybetmesine rağmen, devamlı genel başkan seçilmesinin sebebi budur.
CHP’de kaybedenlerin kazandığı tek formül, Kılıçdaroğlu’dur.
Parti yönetiminin kazanması imkânsız tipler tarafından istila edilmesinin, özerkçi, dinci, ikinci cumhuriyetçiler tarafından işgal edilmesinin sebebi budur.
***
Yeni CHP denilen mekanizma, başarılı kadroları, başarısız kadrolar tarafından esir alma projesidir.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Seçimleri kazanamıyor! Kurultayları kazanıyor!
Necati Doğru / Sözcü
Kurultay salonunun duvarlarına “adalet ve cesaret” yazmışlardı.
Ne adalet vardı.
Ne cesaret.
En çok iktidar partisi, Tayyip Erdoğan, Binali Yıldırım, Devlet Bahçeli ve MAN Adası’nda şirket kuranlar sevinmiştir.
Bu sevinç şöyle anlatılır:
Güçlü iktidar yoktur.
Aciz muhalefet vardır.
Tarihin her döneminde sayısız örnekleri görülür. Zafer ve hezimet iç içedir. Galibiyet ve mağlubiyet beraber yaşar. Kürsüye çıkıp zafer konuşması yapanlar bir bakarsın kendini bodrumda bulur. İçi yenilgi dolu bir göstermelik zafer kazanılmışsa tarih öyle bir akar ki, kürsüye çıkanlar, bodruma inenlerle yer değiştirir. Türkiye’de yapılan son 8 seçimin sonuçlarına doğru bakmayı bilen gözler; “Güçlü iktidar yoktur, beceriksiz muhalefet vardır” gerçeğini görüyorlar. İktidar partisi 2011 seçimlerinde 21 milyon 400 bin oy almıştı, 2014 seçimde 19 milyona indi. İl genel meclisi ile belediye meclislerine verilen oyların ortalaması alınarak yapılan kıyaslamada “balkonda zafer konuşması yapan iktidar lideri Erdoğan’ın inişin tehlikeli virajına geldiğini” görmüşlerdi.
İnişi hızlı olacaktı.
Muhalefet aciz kaldı.
İktidar oy artırdı.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Aynı tas aynı hamam
Aydın Engin / Cumhuriyet
Birkaç gündür CHP ile yatıp CHP ile kalkıyorum. Ağrıyan belime rağmen Ankara otel lobilerinde turlar atıyorum. Duraksamadan söyleyebilirim:
CHP fokur fokur kaynıyor. Bu, kurultayı izlemek için ta Ankara’ya gelecek kadar koyu partililer için de geçerli, sıradan CHP üyeleri için de… Bu “fokurdama”nın bereketli ve partiye “dirim” kazandıracak bir hareketlilik ve özlem yansıttığını söylemeliyim.
Bundan da sadece CHP değil Türkiye kazançlı çıkar.
Tersi AKP Reisi ile geçireceğimiz yıllar ve yıllar demek olur…
Anneeeee!..