“Bu çığlık, Yeşilova’nın çığlığıdır”

ÖÇK, Yeşilova’yı kurutuyor ve iflasa sürüklüyor

Salda Gölü Millet Bahçesi adlı rant uğruna bir ilçenin sakinleri toptan cezalandırılıyor

Korumanın çok ötesinde amaçlarla, Yeşilova halkı toptan bıktırılarak, muhalif olmanın ceremesi burnundan fitil fitil getiriliyor

BİGAD olarak çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere gittiğimiz Yeşilova’da Belediye Başkanı Mümtaz Şenel’le ilçenin çeşitli meseleleri, Salda Gölü Millet Bahçesi projesindeki son gelişmeler, Kayadibi Referandumu, ÖÇK ve ilçeye getirdiği sorunlar üzerinde söyleştik.

Başkan Şenel’i ‘bir dokun bin ah işit durumu’nda bulduk.

Cumhurbaşkanlığı ÖÇK Kararnamesi’nin yerel uygulamaları sonucu, yerel yöneticilerin elinde bir “zulüm aracı”na dönüştüğü izlenimi edindik.

Öyle ki, yapılan uygulamalar, ağır baskılar, tehditler, referandum gibi bizzat yetkililerin çevirdiği oyunlar, Belediye’nin gelir kaynaklarının kurutulması ve sadece Belediye çalışanlarının maaş ve ücretleriyle sigortalarını bile karşılamayan İller Bankası ödentisine mahkûm edilmesi, Göl çevresindeki köyler dâhil merkezde hiçbir inşaat faaliyetine fırsat verilmemesi, halkın böylece ağır bir cendere altında bıktırılarak muhalif olduğuna pişman olmasına çalışıldığına tanık olduk.

Salda Gölü’nün giderek bir ‘Kaşıkçı Elması’na dönüşmeye başladığını anladık.

Yeşilova aslında çığlık çığlığa!

Üvey evlat muamelesinden bıkıp usanmış…

Vatandaşta da bir infial durumu var.

Yasaklardan dolayı işleri yapılamayanlar, ‘ne biçim yer burası’nı yüksek sesle söylemeye başlamışlar.

Bu iyiye mi işaret yoksa kötüye mi; durumu doğru okumak gerekir.  

Soru: Salda Gölü Millet Bahçesi projesinin son durumu nedir?

Başkan Mümtaz Şenel: Salda Gölü Millet Bahçesi ihalesini alan şirket yetkilileri gelip bizimle görüştüler; faaliyete başlayacaklarını söylediler. Ama henüz bir faaliyet yok.

Millet Bahçesi yapılacak yerde, Halk Plajında bizim restoranımız vardı; tuvaletlerimiz vardı; gençlerimize verdiğimiz salonlarımız vardı. Bunlar yıkıldı.

Halk Plajının hemen bitişiğinde bizim 28 bin m2’lik bir alanımız var. Biz de buraya tesis yapmak istiyoruz. Umarım bu konuda yetkililer hazırlayacağımız planları onaylarlar.

Soru: Salda Gölü Millet Bahçesi projesine karşı mücadele sürecinde iktidar sahiplerinin bir sindirme aracı olarak uyguladığı Kayadibi Referandumu’nun son gelişmeleri hakkında bilgi verir misiniz?

Kayadibi, Yeşilova’ya 2012’de katılarak mahalle olmuş bir mahallemiz… Bu mahallemizde bize katıldığı zaman bir m2 bile parke taşı yoktu; kanalizasyon yoktu. Altyapısı, suyu ve benzeri şeyleri çok eksikti. Geçtiğimiz dönemde bu mahallemizin önce kanalizasyonu yapılmış; arkasından parke taş döşenmiş. Biz de göreve geldikten sonra bu hizmetlere hızlı bir şekilde devam ediyoruz.

Kayadibi halkı referanduma gitti. Oranın nüfusuna göre çok büyük bir farkla -93 oy farkıyla- mahalle kalma yönünde kullandılar.

KAYADİBİ REFERANDUMU KANUNSUZLUK ÖRNEĞİ

Ancak buna rağmen Burdur İl Genel Meclisi’nde yeni bir oylama yapıldı. Dendi ki, “siz mahallelisiniz. Bu işten anlamazsınız. Biz bu işi daha iyi biliriz” –ben böyle yorumluyorum. Çünkü hiçbir hukuki dayanağı yok. 5393 Sayılı Belediyeler Kanunu’nu 8’nci maddesi, ‘eğer bir belde 5 binin altına düşüyorsa, orada ayrılacak olan yer köy olamaz’ şeklinde açık hüküm koymuş. Orada köy muhtarının toplayıp geldiği, bize göre hiç de doğru olmayan, içinde sahte imzaların da olduğu bir listeyle, yetkililer bunu, , imzalar gerçek mi değil mi diye dikkate almadan, Belediye Başkanı’nı bir kere bile çağırmadan, ‘başkanım ne oluyor burada’ diye sormadan halkoylamasına gittiler. Ama sonunda 93 farkla -245 mahalle kalalım, 138 ayrılalım, köy olalım şeklinde bir sonuçla biz orada halkın memnuniyetini tespit etmiş olduk.

DANIŞTAY’A DAVA AÇACAĞIZ

Şimdi ne olacak? Sayın Valimiz, bu oylamayı, kendi görüşlerini de ekleyerek içişleri Bakanlığı’na götürecek. İçişleri Bakanlığı vereceği kararla sonucu açıklayacak. Açıklandıktan sonra eğer köy olmasına karar verilirse biz Danıştay’a dava açacağız. Zaten hukuk dışı bir olay; davayı kazanacağımıza da inanıyorum.

NEDEN KAYADİBİ ÜZERİNDE BU KADAR DURULUYOR?

Yeşilova’nın Salda Gölü’ne yarıdan fazla kıyısı olan mahallesi. Bizim de ilçe olarak Salda Gölü’yle bağlantımız Kayadibi’nin mahalle oluşundan dolayı bulunmaktadır. Biz Salda Gölü’ne Belediye olarak kıyı olduğumuz takdirde – ben bu yıl Halk Plajında kıyıda inanın günde 3 defa sabah, öğle, akşam temizlik arabalarım, çöp arabalarım, orada düzenli çalıştırdığım işçiler vardı. Başka yerlere gidin, benimki kadar temiz değil. Geçmiş yıllarla asla bu yılı kıyaslamasın insanlar. Biz bu yıl Salda Gölü’nü titizlikle korumamız gerektiğini bildiğimiz için, titiz davrandık.

GÖL’Ü TEK BAŞIMIZA DEĞİL, DEVLET DESTEĞİ DE

DÂHİL OLMAK ÜZERE HEP BERABER KORUMAMIZ LAZIM!

Bundan sonra da kiminle olursa olsun mücadelemizi sürdüreceğiz. Ama biz bu konuda devlet organlarından, yetkililerimizden bize destek olmasını bekliyoruz; eğer Göl’ü koruyacaksak! Bu bizim gayretimizle tek başımıza olmaz! Ben Sayın Valimizle, Kaymakamımızla, Şehircilik Müdürümüzle bu konuları konuşuyorum. Onların da desteğini alacağımı düşünüyorum. Salda Gölü’nü kaybetmeme konusunda Bakanlık yetkililerimizle tekrar tekrar konuşacağız.

KORUYALIM DERKEN, NE BETONA BOĞULMASINI NE DE VATANDAŞIN KÜÇÜK KULÜBESİNİN YIKILMASINI KASTETMİYORUZ

Buradaki yapılaşmalarla ilgili olarak Çevre Şehircilik Müdürlüğümüzle yakın bir çalışma içindeyiz. Ancak tabii ki orayı koruyalım derken oranın bir beton yığınına dönüştürülmesini de istemeyiz. Vatandaşımızın da orada hırpalanmasını da istemiyoruz. Vatandaşımızın orada eskiden beri yaptığı küçük şeyler var.

GÖL’ÜN KORUNMASI, DOĞAL YAPISINA ZARAR VERMEMEKLE, GÖLETLERLE, SONDAJLARLA CANININ KESİLMEMESİYLE OLUR

Göl’ü korumak oradaki küçük bir kulübeyi yıkmakla değil, göletleri yapmayarak, sondajları engelleyerek, Göl’ün doğal yapısını, endemik yapısını koruyarak olabilir. Bunun üstesinden de, yerel ve merkezi yönetimin işbirliği ile gelinebilir. Ben yetkililerden bu konuda destek bekliyorum. Bizi Muhalefet Belediye diye ayrımcılık kayrımcılık (kayırmacılık) yapmasalar çok iyi olur. Onların yaptığı yanlışları yüzlerine vurmak istemiyoruz. Bu devlet hepimizin. Bu ülkeyi, Salda Gölü’nü hep birlikte koruyacağız.

Soru: Sultanpınarı sorunu ne durumda?

Mümtaz Şenel: Sultanpınarı, tapusu bize ait olan bir yer. 1975 yılında burada bir turizm olayı başlamış. Önceden var olan yapılaşma biraz daha geliştirilerek ve genişletilerek bir bina tesis edilmiş. Son zamanda bu bina çürük diye karar alınarak yıkılmasına karar verildi. Böyle tarihi bir binanın yıkılmaması gerektiğini söyledim. Çünkü burası, Selçuklu Sultanının Miryokefalon Savaşı’nda yaralanıp burada tedavi olması nedeniyle bu ismi almış bir yer. Böyle tarihi bir yerin gerekirse oradaki tesisi yıkarak değil güçlendirerek Belediye’ye verilmesi gerekiyor. Belediye o işletmeyi aldığı zaman bölgeye gelen hem devlet büyüklerini burada ağırlayabilir; hem de Halk Plajındaki tesisi yıkılan Belediye buradan elde edeceği gelirle daha güzel işler yapabilir.

5 BİN NÜFUSLU İLÇENİN ÇALIŞANIYLA YAZIN 25-30 BİNİN İHTİYAÇLARINI KARŞILAMAYA ÇALIŞIYORUZ

İlçemizin bu yıl nüfusu 5 bin 506. Yazın bu nüfus 25-30 bine çıkıyor. Hatta polis kaynaklarına göre bazı günlerde 40 binin üzerine çıktığı oluyor. Biz 5 bin 506 nüfuslu bir ilçenin çalışanıyla yazın, buranın temizliğini, buradaki insanların ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz. Devletten destek bekliyoruz. Şimdiye kadar bunu görmedik.

Sultanpınarı yıkılırsa ne olur?

Burası 8 bin m2’lik alana kurulmuş bir tesis. Bize boş teslim edileceği söylendi. Ama önümüzdeki günlerde nasıl bir gelişme olur bilmiyoruz. O alanda bizim 20 bin m2 daha bir yerimiz var. Bu yerlerde çivi çakmamız yasak. Zaten 15 Mart’tan beri Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle ilçe merkezinde, Salda Gölü’nün etrafındaki köylerde çivi çakmak yasak. Ufacık bir şey yapamıyoruz. Vatandaşlar ‘nasıl yer burası?’ diye isyan ediyor. Geldiğimden beri ben ilçemde bir tane bile inşaat ruhsatı veremedim. Kendim de bir kulübe dahi yapamıyorum. Göl kıyısında bizim konteynerlerimiz, bungalovlarımız vardı. Buradan kaldıracaksınız dediler. Kaldırdık, ilçe içerisinde bir yere koyduk. Hiçbir şey yapamıyoruz. Öyle atıl vaziyette bekliyoruz.

İlçemizde konaklama ihtiyacı çok büyük. Gelen insanları biz ilçemizde tutamıyoruz. Gelip hemen dönüyorlar. Biz istiyoruz ki, bu kadar gelip giden turistin kahrını çekiyorsak, oteldir, moteldir, bungalovlarımız gibi konaklama araçlarının hazırlanması, bu konuda devlet desteği gereklidir. Eğer biz bunu yapamıyorsak, yapılan vaatler, yapılan işlemler hepsi boşunadır. Gelen turist gelip gidiyor. Kayak Merkezimiz var. Gelen turist belki bir şişe su alıyor, sonra da geçip gidiyor. Onun dışında da gelip gidenlerin ilçemize ekonomik olarak ufacık bir katkısı yok. Biz istiyoruz ki buradaki halkımız, esnafımız bundan yararlansın.

BİR ÇIĞLIK OLARAK SÖYLÜYORUM; ŞU ANDA ÜVEY EVLAT KONUMUNDAYIZ; YETKİLİLERDEN DESTEK BEKLİYORUM

Soru: Belediye faaliyetleriniz ne durumda?

Mümtaz Şenel: Belediye faaliyetleri olarak da çok kötü durumdayız.

Halk Plajımızdaki tesisimizde verimli bir çalışmayla 2 milyon 350 bin lira gibi bir parayı Belediyemize kazandırdık. Bu parayı en ekonomik bir şekilde yerli yerinde kullanmaya çalışıyoruz. Şu anda İller Bankasından gelenin dışında hiçbir gelirimiz yok. Sadece bir su ve emlak vergileri var. İnanın bu da şu anda işçimizin, çalışanımızın, görevlilerimizin maaşları ve sigorta giderlerini bile karşılamıyor. Geçtiğimiz yaz eğer oradan biriktirdiğimiz para olmasaydı çok önceden Belediyemiz iflasın eşiğinde olacaktı. Şimdiye kadar idare ettik. Ama bu aylardan sonra idare etmek zor. Yani ÖÇK ne olacaksa olmalı; bizim de burada, bu turizm cennetinin içinde Salda Gölü’nde, Kayak Merkezi’nde, dünyanın gözdesi olan yerde belediyece bir şeyler yapılmasına devlet izin vermeli. Bu konuda bizimle birlikte çalışmalı. Şu anda biz üvey evlat konumundayız. Aslında istirham etmiyorum. Bu konuşmalarım aslında bir çığlık, bir feryat! Ben yetkililerimizin desteklerini bekliyorum.

HALK HER ŞEYİN FARKINDA: YAPTIKLARI GERİYE GİTMEK

Gelişmelerin, kim neyi, niçin, nasıl yaptığının vatandaş farkında. Kayadibi sakinlerinden üretici, emekli ziraat teknisyeni, sondajcı Suat Dinç’e görüşlerini sorduk Kayadibi Referandumu hakkında. Anlattıklarından, hem halkın bilinçli olduğunu, hem de Kayadibililerin referandumda niçin Belediye’nin mahallesi olarak kalmak istediklerini daha iyi anladık.

Soru: Kayadibi’ndeki referandum ve sonuçları hakkındaki düşüncelerinizi alabilir miyiz?

Suat Dinç: Kayadibi’ne 6 yıl önce geldim.

Kayadibi’nde imza topladılar. Arkasından önümüze sandık koydular.

İnsanlar medenileşip ileri gideceği yerde köye dönmeye çalışanlar azınlıkta kaldı.

YAPTIKLARI GERİYE GİTMEK

Soru: Amaçlarının nedir?

Suat Dinç: Buna önayak olan muhtar. Muhtar yaptı. Yaptıkları geriye gitmek. Yarın su bozulsa yapamayacaklar. Altyapıyı yapamayacaklar. Bir şey alacaklar. Para topluyorlar. Bana geliyorlar. Bir kompresör alacaklar. Bana geliyorlar. Suat Bey yardım eder misiniz?

“Mahalle ile köyün farkı, Burdur il merkezinde Kışla Mahallesiyle Eskiyere Köyünde somut olarak gözüküyor. Kışla Burdur’un bir mahallesi oldu, şimdi doğalgazla ısınıyor; Eskiyere hala soba ve kömürle ısınıyor” örneklememizi Suat Dinç, ‘Kayadibi, eskiden çamurdan geçilmiyordu’ diyerek karşıladı.

Sağ olsunlar Belediye Başkanımız, Mümtaz bey taşları döşediler. En küçük su arızalansa hemen yapıveriyorlar. Fosseptikler yapıldı. Bunları köy olsalar nasıl yapacaklar? Arıza olsa gene yapamazlar?

Gölün kıyısı çok olan bir yer mahallemiz. Buranın temizlik işleri var. Bunların yapılması gerekiyor.

BARAJLARLA, GÖLETLERLE GÖL’ÜN BOĞAZI SIKILIYOR

Soru: Göl’ün kurumasıyla ilgili görüşleriniz nelerdir?

Suat Dinç: Maldivler denilen yer, evvelce çok küçük bir adacıktı. Gölün çekilmesiyle birlikte büyüdü ve adacıklar meydana geldi. Göl’ün kaynaklarına set çektiler. Etrafında yapılan barajların sularıyla besleniyordu. Kayadibi’ne yapılan büyük baraja akan sular, bir arabayı götürecek su akıyordu Göl’e evvelce. Şimdi Salda Gölü (barajı) yapılıyor, yapılmaya devam ediyor. O barajın yapılması demek, Göl’ün boğazının biraz daha sıkılması demektir. Doğanbaba Barajında boğazı sıkıldı.

GÖL, KIYIDAN 20 METRE ÇEKİLDİ

Ben şu anda babamdan kalma bağda Göl kenarında oturuyorum; inanın ki Göl 20 metre geri çekildi. Bir süre sonra Göl, küçük bir adacık haline gelecek. Bunu korumamız gerekiyor.

GÖL’ÜN SUYUNU SONDAJLAR DA ÇEKİYOR

Göl şu anda sadece içindeki kaynaklardan besleniyor. Tabandan gelen kaynaklardan besleniyor. Başka da beslenmesi yok.

Onu da bir yandan sondajlar çekiyordur müdahalemize ise tabii ki onun da birazını çevresindeki sondajlar çekiyor diye karşıladı.

[3d-flip-book mode="thumbnail-lightbox" urlparam="fb3d-page" 
id="12654" title="false" lightbox="dark"]
Bu Haberi Paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.