
Türkiye, 12 Eylül darbesiyle birlikte girilen süreçte dünya ekonomisiyle bütünleşme hayali peşinde koşarken, 24 Ocak Kararlarıyla bir özelleştirme cehenneminin kapıları aralandı. Sağcı iktidarlar da Ecevit gibi kendini solda tanımlayan iktidarlar da milli devleti küçültme anlamında özelleştirmelere sarıldı. Böylece dünya ekonomisiyle bütünleşilecek, ülkeye para akacaktı. Bu suretle İkinci Dünya Savaşı’nı müteakiben Atatürk’ün vasiyetine yan çizen arkadaşlarının himmetleriyle girilen Atlantik Kampında gırtlağına kadar borçlandırılan Türkiye’ye fahişeleştirilerek etini de sattırdılar; Cumhuriyet hükümetleri o zamana kadar ne yaptıysa “babalar gibi” sattılar.
İşte bu kapsamda, Burdur’da da birçok özelleştirmenin yanında rahmetli Armağan İlci zamanında kent içi ulaşım özelleştirildi. Halk Otobüsleri Kooperatifi işletmeyi devraldı.
Hatları ve ücretleri Belediye Meclisi belirlese de kent içi ulaşım özelleştirilmiş durumdadır.
Her özelleşen kurum ve kuruluşta olduğu gibi kent içi ulaşım da kamu çıkarlarının ikinci plana düştüğü özel kara dayalı bir işletme haline geldi. Dolayısıyla doğası gereği Özel Halk otobüsleri azami kar peşinde koşacaktır.
Oysa ulaşım insan odaklı bir hizmettir.
Ulaşım bir kamu hizmetidir; bu sebeple kamu eliyle yapılmalıdır.
Ağustos Meclis kararları arasında kent için otobüs fiyatlarının 2,25 liraya çıkarılması özellikle MAKÜ öğrencilerini sarstı. Günlük harcama kalemlerinin arasında Örtülü’ye gidip gelmek epeyce bir miktar tutmaya başlayınca Ekim ayında kazan kaldırdılar.
Sosyal medyayı salladılar.
Öyle ki uzun zamandır ilimizde ilk defa bir mesele, Twitter dünyasında Trending Topik (TT) seviyesine ulaştı.
Burdur Belediyesi’ni teyakkuza geçirdiler.
Başkan Ercengiz, Twitter hesabı üzerinden yoğun bir tartışma süreci yaşadı.
Bu arada bu tartışmalarda hadsiz ve talihsiz ifadeler sebebiyle bazı kullanıcıları engellemek zorunda kaldı.
Bir de bu tartışma konusu oldu.
Ardından Valilik’te toplantılar yapıldı.
Halk Otobüsleri Kooperatifi yöneticileriyle görüşüldü.
Otobüs ücreti 1,95 liraya çekildi.
Ama öğrenciler 1,75 lira istiyordu.
Ardardına Meclis’te yoğun tartışmalara sebep oldu.
Ama herhangi bir çözüm bulunamadı.
Süreç yılan hikâyesine döndü.
Kent içi ulaşımı ucuzlatmanın pratik yolu aslında çok basit
Başkan Ercengiz, göreve geldiği zamandaki gibi cesur bir adım atacak.
Çöp toplamayı kamulaştırdığı gibi kent içi ulaşımı da kamu eliyle yapma kararı alacak.
Zor bir süreç değil aslında.
O kadar çöp kamyonunu ve diğer araçlarını alan bir Belediye yeni yıl bütçesine koyarsa kent için ulaşımı kamu eliyle yürütmeyi pekâlâ başarabilir.
Başkan Ercengiz, nasıl ki, geldiği günden beri başarılarının temel itici gücünü belediyenin özgücüne, kendi emek gücüne, öz sermayesine dayandırmayı bildiyse, kentin hayat akışını sağlayan ulaşım görevini de sırtlamalıdır. Toplu ulaşımı kamu hizmetine döndürmelidir. Bunu yeni bazı AK Parti belediyeleri becerebiliyorsa, CHP’li sosyal demokrat belediye peşinen başarır.
Burada cesaret ve tercih edilecek nokta, 50 kadar otobüs esnafı mı yoksa koskoca bir kentin halkı mı yeğlenecek sorusunun cevabıdır.
Bütün ihtiyaçları, bünyesinde döşemecisi, tamircisi, boyacı vs her ihtiyaç için kadrolu personeli tarafından karşılanan bir Belediye Otobüs İşletmesinin elinde otobüs fiyatları 1,75 liranın da altına iner.
[3d-flip-book mode="thumbnail-lightbox" urlparam="fb3d-page"
id="12654" title="false" lightbox="dark"]
- BURDUR’u Tıp Fakültesi kuruluş sevinci ve heyecanı sardı
- TÜRK-İŞ süresiz oturma eylemine gidiyor
- Kifayetsiz muhteris yöneticinin ülkesine ve halkına verdiği zarar
- Jandarma yangına yönelik devriye atıyor
- Erdoğan’dan çiftçiye yeni kredi paketi müjdesi
- Cuma’da ders gibi hutbe: “Kamu hakkı dokunulmazdır”
- Yazarımız, Sagalassos’ta tarihi dokudaki tahribatı altı maddede gösterdi
- Hükümet krizin yükünü emekçinin sırtına yükleme kararından vazgeçmiyor