Perinçek, Antalya’da “Türkiye’nin Çıkış Yolu Konferansı”nda konuştu

“Genel başkanımız sadece partimizin değil, Türkiye’mizin 50 yıldır bağımsızlık mücadelesinin lideridir.  Türkiye’nin önünde hangi sorun varsa ona karşı kavgada en öndedir. Mızrağın en ucudur. Ermeni soykırımı yalanını bitiren liderdir. Silivri duvarlarını yıkan liderdir. KKTC davamızda en önde mücadele eden liderdir.  Antalya’mız turizmin başkentidir. 2019 yılında 15 milyon turist ağırladı Antalya’mız. Türkiye ekonomisine katkı yaptı Antalya’mız. Ancak Antalya turizmde maalesef bıçak sırtındadır. Bir küçük hata yapıldığı an oteller açılmamakta kapanmakta. Bu sene 2021 yılında salgın koşullarında 2 ay kaybetti Antalya. Bu yıl Antalya’ya gelen turistin yüzde 38’i Rusya’dan gelmiştir. Türkiye ile Rusya’nın dostluğu bu kadar önemlidir. Antalya’da Türkiye’nin en güzel otelleri vardır. Antalya’da çok yetişmiş bir turizm sektörü vardır. Ancak Antalya’nın turizm çalışanları ağır işçi, ağır emekçidir. 7 ay çalışırlar, 5 ay ‘Hadi evinize gidin’ derler Antalya’nın turizm işçilerine.

Vatan Partisi Antalya’nın turizm emekçisi için vardır. Vatan Partisi Türkiye’nin Çin’le, Rusya ile dostluğudur. Antalya üretim merkezidir. Tarım ambarıdır. Köylere gidiyoruz çiftçimiz girdi maliyetlerinden şikâyetçi. Antalya’mız bir kültür merkezidir. Altın Portakalı’yla, dünyaca ünlü Döşemealtı halısıyla, Bu gün Türkiye ekonomik Kurtuluş Savaşı mücadelesi veriyor. Genel Başkanımız bize Türkiye’nin çıkış yolunu anlatacak. Biz de Antalya’mıza yakışır bir il örgütü inşa etmeye çalışıyoruz. 19 ilçemizin 19’unda da örgütlü hale geliyoruz. Geçtiğimiz dönemde, Döşemealtı, Serik, Aksu, Korkuteli ve Elmalı ilçe örgütlerimizi kurduk ve çalışmaya başladık. Örgütlenmeye devam edeceğiz. Antalya’yı yönetecek bir Vatan Partisi kuruyoruz. Önümüzdeki seçimlerde Ankara’ya Türkiye’nin hükümetinde yer alacak Antalya milletvekillerini göndermek için mücadele ediyoruz. Ahmet Özbay başkanım ve Rıza Türkmendağ başkanımla omuz omuza, el ele Antalya’yı büyütüyoruz”

“Antalya’mız dünyanın Türkiye’ye açılan kapısıdır. Yeni bir dünya kuruluyor. O Atlantik çağı yani Türkiye’ye borçlanmayı, bölünmeyi dayatan o Atlantik çağının sonuna geldik. İster buna borçlanma ekonomisi deyin, ister üretimi baltalayan ekonomi deyin, isterseniz Amerika’nın Türkiye’ye dayattığı ekonomi deyin hepsi aynı kapıya çıkıyor. Bu sistem bitti. Çiftçimiz kadınlarımız sanayicimiz hepsinin ortak fikri bu sistem bitmiştir. Çiftçiye borçlanmayı dayatan, Türkiye’ye bölünmeyi dayatan Atlantik çağının sonuna gelinmiştir. Üreten Türkiye Asya ülkeleri içerisinde öncü ve essiz bir yere sahiptir. Bütün halkımız bizden çözüm, program istiyor. Üreticimiz baş tacıdır. Önümüzdeki dönemin bize yol gösteren programı bellidir. Üretimi baltalayan her şey yanlıştır. Üretime verilen her şey doğrudur.  Üreticinin milli hükümeti bunu yapacak. Üretime yararlı olan her siyaset her

program her strateji doğrudur. Üretime sekte vuran her siyaset her program her strateji de yanlıştır. Bu Türkiye’yi batıran sistemi nasıl getirdiler? Üretim odaklı bir ekonomiyle değil, ihracat odaklı bir ekonomiyle. İhraç ettiğimiz için ucuz üretmemiz lazım. Güney Amerika’daki kömür, Ukrayna’da ve Rusya’daki kömür daha ucuz. Dışarıdan pamuk getirelim, bu şekilde maliyetleri düşürelim sloganıyla dışarıdan alalım dendi. Dışarıdan aldığın zaman dışarıdan aldıklarını ihraç ediyorsun. Bugün Türkiye ihracatının yüzde 60-70’i dışarıdan alınanların ihraç edilmesi. Onun için ihracat rakamları gerçek rakam değil. Türkiye ithalata bağımlı hale geldi. İthalat patlaması oldu. İhracattan yola çıkıp ithalatı patlattılar. Biz ise, Vatan Partisi olarak diyoruz ki üretim odaklı bir ekonomi inşa edeceğiz. İhracatın anahtarı da üretimdedir” dedi.

“İhracat yapacağız, dünyaya açılacağız mallarımızı Amerikalarda, Japonyalarda satacağız vaatleriyle gelinen ekonomi Türkiye’yi ithalat cenneti haline getirdi ve borca batırdı. Simdi doların peşinden koşuyoruz ve doların fiyatı da o yüzden yükseliyor. Bir şeyin peşinden ne kadar çok koşarsanız onun fiyatı yükselir. Doların yükselişinden şikâyetleri durdurmanın bir tane yolu var. Üretimi büyütmek. Üretimi büyüttüğümüzde, ticaretimizi dengeli hale getirdiğimiz zaman doların peşinden koşmayacağız. Türk Lirası ile Dolar arasında dengeyi de üretim sayesinde kurmuş olacağız. Vatan Partisi önünü gören çözüm üreten partidir. Dünyada enerji

fiyatları patladı. Vatan Partisi olarak Türkiye’nin enerji güvenliğini sağlamak üzere parti heyetimiz daha ucuz enerji sağlamak üzere Rusya’ya gidecek. Milletimize daha ucuz enerji sağlamak üzere çalışıyoruz. Merkez Bankası ekonominin dümenidir. Merkez Bankası bağımsız olsun diyenler, o dümene Amerika geçsin isteyenlerdir. Dolar saltanatı çöküyor. Türk çarşılarında Türk lirası ve Türk parası saltanat olacak. Bütün ekonomik ihtiyaçlarda Türk parası geçerli olacak. Türkiye’de kan emicilerin, hortumcuların, dolar ve borsa vurguncularının dönemi bitmiştir, dolar ve borsa vurguncularına paydos diyeceğiz” diye konuştu.