
UED Genel Başkanı, AKP’nin okul değil külliye istediğini iddia etti.
22 maddelik 64’ncü Hükümet Programı’nın 14’ncü maddesinde, “eğitimde kaliteye öncelik verilece”ği, “bu kapsamda ‘Eğitimde Kalite Seferberliği’ başlatılaca”ğı ve “’Eğitim Kalite Endeksi’ hazırlanaca”ğı belirtilmektedir. 64’ncü Hükümet Programı’nın bir maddede özetlediği eğitim tasarıları eğitimcileri memnun etmedi ve eğitim uzmanlarının eleştirilerine hedef oldu.
Kendisine telefonla ulaştığımız ve programın odağında “kaliteye öncelik” verildiğini ve bu nedenle 13 yıldır iktidarda bulunan AKP’nin kaliteyi sağlayamadığının, gerilettiğinin de itiraf ettiğini hatırlatan Ulusal Eğitim Derneği Genel Başkanı Nazım Mutlu, “yeni dönemde hükümetin niteliği yükselteceğine inanmak da safdillik olacaktır” dedi.
HÜKÜMET, OKUL DEĞİL, KÜLLİYE AMAÇLAMAKTADIR
Elde olanın, mevcudun muhafazası için mücadeleyi yükselteceklerini belirten Mutlu, “okulların içinde tesettürlü giyim mağazaları açılmaktadır. Hükümet, eğitimi tamamen Ortaçağ koşullarına götürecek uygulamalara cesaret etme noktasına gelmiştir. Bu, gelecekte okulları birer külliye gibi yapılandırıp içinde de kendi amaçları doğrultusunda programlar uygulamayı düşündüklerini anlatır” diye konuştu.
YENİ EĞİTİM PROGRAMINA, REKABETÇİ VE PİYASACI, NEOLİBERAL BİR ANLAYIŞ HAKİM
64’ncü Hükümet Programı’nın eğitim politikalarına rekabetçi, piyasacı, neoliberal bir anlayışın hâkim olduğunu saptayan Mutlu, “öğrenciler için sürekli rekabetçi, piyasa koşullarına ayak uyduran, gerekli iş ve üretim elemanı yetiştirmeye yönelik bir model benimsenmiştir” şeklinde değerlendirmede bulundu.
UZAKTAN EĞİTİMİN ETKİNLİĞİ, KIZ ÇOCUKLARINI ÖRGÜN EĞİTİMDEN UZAKLAŞTIRMAK İÇİNDİR
64’ncü Hükümet’in yeni eğitim programında uzaktan eğitim anlayışının etkin bir şekilde yer aldığını vurgulayan Mutlu, bunun esas nedeninin kız çocuklarını örgün eğitimden uzaklaştırma amacı olduğunun altını çizdi.
DEĞERLER EĞİTİMİNDEN ANLADIKLARI, DİNE DAYALI EĞİTİMDİR
Yeni eğitim programındaki “değerler eğitimi” kuralına da değinen Mutlu, AKP Hükümetlerinin değerler eğitiminden anladığının, “sadece dine dayalı değerler eğitimi” olduğunu vurguladı.
EĞİTİMDE KALİTE İÇİN, ÖNCELİKLE ONUN LOKOMOTİFİ
ÖĞRETMENLERİN EKONOMİK VE ÖZLÜK HAKLARININ VERİLMESİ GEREKİR
Kaliteden sözedebilmek için öncelikle “eğitimin lokomotifi olan öğretmenlerin özlük ve ekonomik haklarının verilmesi gerektiği”ni vurgulayan Türk Eğitim sen Burdur Şube Başkanı ve Kamu Sen İl temsilcisi Orhan Akın, “kalabalık sınıf ortamları”nın bulunduğu, “ücretli öğretmenlerin çalıştırıldı”ğı, “değişen 5 tane bakanın her birinin yeniden değiştirdiği sistemde kalite aramak boşana olduğu”nu belirtti.