
Vatan Partisi Antalya İl Başkanı Rıza Türkmendağ, partisinin il başkanlığı binasında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Türkmendağ açıklamalarında Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek’e 1998 yılındaki suikast girişiminin başındaki ismin İYİ Parti Milletvekili Musavat Dervişoğlu olduğunu belirtti.
Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek’in 1 Haziran 2021 tarihinde Ulusal Kanal’da tarihi önemi haiz açıklamalarda bulunduğunu belirten Vatan Partisi Antalya İl Başkanı Rıza Türkmendağ, “2016 yılı 15-16 Temmuz gecesi ülkemiz, Türk Devleti içine yerleştirilen Gladyo ile göğüs göğse bir mücadeleye girmiş ve bu mücadele sonucunda Gladyo ezilmiştir. O tarihten bu güne kadar mücadele çeşitli aşamalarda devam etmiştir. En son mafya lideri Sedat Peker’in açıklamaları sonrası bir kez daha ülkemizdeki Gladyo faaliyetleri gündeme gelmiştir” dedi.
Türkiye’de Gladyo faaliyetlerinin başlama tarihinin NATO girilme tarihi olduğunu, ilk Gladyo faaliyetinin 1955’deki 6-7 Eylül olayları olduğunu, sonraki süreç içinde işlenen birçok cinayet ve provokasyonlarda Gladyo izi görmenin mümkün olduğunu vurgulayan Başkan Türkmendağ, “Abdullah Gül ve Davutoğlu ekibinin yetiştiği Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) faaliyetlerinden, 1977-1 Mayıs katliamına, Abdi İpekçi, Gün Sazak, 7 TİP’li gencin Bahçelievler’de öldürülmesi, sağcı-solcu diye birçok gencin katledilmesi, Maraş, Çorum katliamları ve 12 Eylül darbesinin hazırlamasına kadar süren cinayetler, 1990 yılı sonrası yurtsever aydınların öldürülmesi bunların hepsi birer Gladyo faaliyetidir. Bu faaliyetler Muammer Aksoy, Ahmet Taner Kışlalı, Bahriye Üçok, Turan Dursun, Uğur Mumcu, Eşref Bitlis’in öldürülmesi, Sivas Madımak yangını ve Başbağlar katliamı ile sürmüş, 2000’li yıllarda Necip Hablemitoğlu, Gaffar Okan, Mustafa Yücel Özbilgin, Hrant Dink, Zirve Yayınevi cinayeti ve Ergenekon tertibi ile faaliyetlerine devam etmiştir” diye konuştu.
Başkan Türkmendağ açıklamasını şöyle sürdürdü:
VATAN PARTİSİ 50 YILDIR GLADYO İLE MÜCADELE EDİYOR
“Vatan Partisi ve lideri Doğu Perinçek, 50 yıldır Gladyo ile mücadele ediyor. Gladyo’nun Türk Ordusu, MİT ve Polis içindeki faaliyetlerini her zaman halkımıza anlattık. Birinci MİT raporu, İkinci MİT raporlarında CIA’nın, MİT içindeki faaliyetlerini ve cinayetlerini kamuoyu ile paylaştık. Hiram Abbas ve Mehmet Eymür’ün kirli işlerini açığa çıkardık.
“Çiller Özel Örgütü ve faaliyetlerini yine anlattık, dönemin başbakanı ve Cumhurbaşkanına sunduk. Susurluk kazası sonucu oluşan komisyona Genel Başkanımız bir rapor sundu. Yayın organlarımızla bunları yazdık anlattık. Bu yüzden her dönemde Gladyo’nun hedefi olduk. Psikolojik savaşın hedefi olduk. Genel Başkanımız hapislere atıldı, suikast girişimlerine maruz kaldı. Yine bu yolda birçok parti önderimizi şehit verdik.”
OPERASYON PARTİSİ: İYİ PARTİ

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener’in herdaim Gladyo faaliyetlerinde rol aldığını, İYİ Parti’nin bir “operasyon sonucu” kurulduğunu, Amerikan emperyalizminin Türkiye’yi hedef alan saldırılarına karşı MHP’nin “kararlı bir duruş” sergilemesi karşısında Akşener’e, “MHP’yi bölme görevi verildiği”nin altını çizen Başkan Türkmendağ, “Akşener’in sicili de bozuktur. Fethullah Gülen’in bir zamanlar sağ kolu olan Nurettin Veren’in birçok yerde açıkladığı gibi Akşener, bizzat Fethullah Gülen’in ricası üzerine İçişleri Bakanı yapılmıştır. Nurettin Veren’in bu ifşasına Akşener tarafından bugüne kadar herhangi bir itiraz gelmemiştir. Ayrıca İçişleri Bakanlığı zamanında Genelkurmay’a kulak yerleştiren de Akşener’in bizzat kendisidir. Buradan soruyoruz; Türk Genelkurmayı’nı kim niye dinler? Kimin adına dinler? Ancak CIA ve MOSSAD dinler. Hiçbir Türk milliyetçisi bunu yapmaz. FETÖ davaları bize gösterdi ki; Türk Ordusu’nu ABD ve İsrail adına dinleyen ve kumpaslar kuran FETÖ’dür” değerlendirmesinde bulundu.
Başkan Türkmendağ açıklamasının devamında şu görüşlere yer verdi:

“İYİ Parti’nin Gladyo bulaşıklığı Akşener’den ibaret değildir. 1998 yılında Genel Başkanımız Doğu Perinçek’e suikast yapmak üzere İzmir’den Ankara’ya gönderilen ekibe bu talimatı veren kişi İYİ Parti Grup Başkan Vekili Müsavat Dervişoğlu’dur. Bu bilginin kaynağı 2006 yılında Ergenekon şehidi Muzaffer Tekin’le birlikte Genel Başkanımızı ziyaret eden eski Özel Harekat Daire Başkanı İbrahim Şahin’dir. İbrahim Şahin bu bilgiyi kendi el yazısıyla Genel Başkanımıza vermiştir. Bu suikast girişiminde yer alan gençlerden biri olan Yunus Emre Uyar yazılı ve videolu ifadesinde suikast için kimin kendilerini İzmir’den minibüse bindirip Ankara’ya gönderdiğini açıkça anlatmaktadır. Bu belgeler açıkça göstermektedir ki; Müsavat Dervişoğlu suikast girişiminin içinde bizzat yer almıştır. Müsavat Dervişoğlu’nun Genel Başkanımızın açıklaması sonrası attığı tivit bir itiraf niteliği taşımaktadır. Ergenekon davasında İsrail ile işbirliği yaparak Doğu Perinçek’in 8 arkadaşını Filistin’de katlettiğini açıklayan Mehmet Eymür’ün yazdığı kitapta Genel Başkanımız için kullandığı “fabrikatör” tabirini kullanmış ve böylelikle kimlerle ağız birliği içinde olduğunu açıkça ortaya koymuştur.
“Şimdi buradan Türkiye ve Antalya kamuoyuna soruyoruz. Tarihleri Gladyo faaliyeti tarihi olan, Genelkurmay’a kulak yerleştiren, FETÖ tarafından bakan yapılan, operasyonla MHP’yi bölen, HDP/PKK’yla birlikte hareket eden, Doğu Perinçek’e suikast düzenleyen kişiler milliyetçi olabilir mi? Bu vesileyle bir kez daha ilan ediyoruz. Amerika ve İsrail kaybetmiştir ve onların Gladyosu ezilmiştir. Son Gladyo artıkları da temizlenecek, mafya-Gladyo sistemi kaybedecektir.
ATATÜRK’LE UĞRAŞAN TARİHİN ÇÖPLÜĞÜNE GİDER

“Değerli basın emekçileri, bu vesileyle gündemde olan Ayasofya İmamı’nın Atatürk e yönelik sarf ettiği sözler kabul edilemez, gereği derhal yapılmalıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızdan söz konusu imamın görevden alınması hususunda gereken işlemleri başlatmasını bekliyoruz. Buradan bu vesileyle uyarıyoruz. Atatürk’le uğraşanlar Türkiye’nin geleceğinde olamazlar. Ülkemizin girmiş olduğu bu yolda AK Parti hükümeti bu tür kışkırtıcı açıklamalara izin vermemeli ve arkasındaki şer güçlerini ortaya çıkarmalıdır.”

“Bir anda Atatürkçü olduklarını hatırlayanlara da şunu söyleyelim” diyen Başkan Türkmendağ sözlerine, “Atatürk’e ‘zındık’, ‘kefere’ diyeni, kadın kontenjanından başkan yardımcısı yapanların, Atatürk’ü soykırımcı ilan edenlere ses etmeyenlerin, ‘Ben Dersimli Kemalim’ diyerek Atatürk Cumhuriyeti’ne savaş açanların, ‘Ben Atatürk demek istemiyorum’ diyenleri il başkanı yapanların, Atatürk heykellerini yakanlarla ittifak yapanların Atatürkçü kesilmeleri ikiyüzlü ve samimiyetsizdir” şeklinde son verdi.


- BURDUR’u Tıp Fakültesi kuruluş sevinci ve heyecanı sardı
- TÜRK-İŞ süresiz oturma eylemine gidiyor
- Kifayetsiz muhteris yöneticinin ülkesine ve halkına verdiği zarar
- Jandarma yangına yönelik devriye atıyor
- Erdoğan’dan çiftçiye yeni kredi paketi müjdesi
- Cuma’da ders gibi hutbe: “Kamu hakkı dokunulmazdır”
- Yazarımız, Sagalassos’ta tarihi dokudaki tahribatı altı maddede gösterdi
- Hükümet krizin yükünü emekçinin sırtına yükleme kararından vazgeçmiyor