FETÖ’nün Soruşturmaları Yolundan Saptırarak Kaos
Yaratmak İçin Masum İnsanların Telefonlarına İradeleri
Dışında ‘ByLock izi’ Bırakan Kumpasa İlişkin Yürütülen Çalışma Tamamlandı
Burdur’da da FETÖ İle Hiç Alakası Olmayan Kişilerin
Telefonlarında ByLock Çıktığından Gözaltına Alınan Birçok Kişi Mağdur Olmuştu
FETÖ tarafından geliştirilen “Mor Beyin” yazılımıyla, aralarında namaz vakti, müzik ve oyun sitelerinin de olduğu 8 uygulamaya gizli ByLock bağlantısı yerleştirilmesiyle ilgili çalışma tamamlandığı öğrenildi. Güvenlik birimlerinin, telefonlarda “ByLock izi” bırakan tuzak nedeniyle mağdur olan vatandaşlarla ilgili raporu tamamlayarak yeni listeleri Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdiği belirtildi. Söz konusu listelerin ilgili mahkemelere ulaştırılmasıyla birlikte “isimleri ayıklanan” binlerce kişinin tahliye edileceği tahmin ediliyor.
Aydınlık Gazetesi, Adli Bilişim Uzmanı Tuncay Beşikçi’nin görüşlerine dayandırdığı haberinde, ilimizde de birçok vatandaşın gözaltılarda mağdur olmasına sebep olan, FETÖ’nün 15 Temmuz darbe soruşturmalarını çıkmaza sokmak ve kaos yaratmak amacıyla, geliştirdiği Mor Beyin yazılımıyla masum insanların telefonlarına ByLock izi bırakma kumpasının çöktüğü, bu kumpasa ilişkin yapılan çalışmanın tamamlandığını, çok yakında birçok masum vatandaşın tahliye edileceği öğrenildi.
Bu konuda konuşan Adli Bilişim Uzmanı Tuncay Beşikçi, “bu kumpas FETÖ’nün ne kadar tehlikeli bir örgüt olduğunu, tezgâhladıkları şeytani kaos planlarını bir kez daha ortaya çıkardı” dedi.
FETÖ’NÜN MOR BEYİN YAZILIMI, MASUM
VATANDAŞLARIN TELEFONLARINI BAZI SİTELER ARACILIĞI İLE
BYLOCK İZİ OLUŞTURUYOR; İLGİLİ TELEFONDA BYLOCK PROGRAMI
YÜKLÜ OLMADIĞI HALDE BYLOCK SUNUCUSUNA BAĞLANDIĞI İZLENİMİ YARATIYOR
Balyoz, Ergenekon, Poyrazköy ve OdaTV gibi davalarda hazırladıkları raporlarla sahtecilikleri ortaya çıkaran adli bilişim uzmanları Koray Peksayar ve Tuncay Beşikçi, söz konusu uygulamaları kullanan kişilerin farkında olmadan ByLock sunucusuna yönlendirildiklerini ve böylece telefonlarında “ByLock izi” oluştuğunu saptamışlardı. Kullanıcıdan bağımsız ve habersiz olarak gerçekleşen yönlendirme yüzünden, kullanıcının telefonunda ByLock programı yüklü olmadığı halde ByLock sunucusuyla bağlantı kurmuş gibi gözüküyordu.
UYGULAMA SAHİPLERİ FETÖ’YLE İLİŞKİLİ
Adli Bilişim Uzmanı Tuncay Beşikçi, ByLock yönlendirmelerini yapan uygulamaları geliştiren kişilerden tespit edebildikleri hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu belirterek, “birini bizzat ben tespit ettim. Morbeyin altında Freezy müzik ve çeşitli sözlük uygulamalarını geliştiren kişi Kemalettin Cengiz Erbakırcı. 1981 Kayseri doğumlu, Samanyolu okullarından mezun ve İTÜ’de bilgisayar mühendisliği okumuş, TÜBİTAK bilim olimpiyatlarında derecesi var, TÜBİTAK BİLGEM’de FETÖ firarisi Hasan Palaz’ın (eski TÜBİTAK Başkan Yardımcısı ve BİLGEM Başkanı) ekibinde çalışmış, 17/ 25 sonrası kurumdan istifa ederek yurtdışına kaçmış, halen eşi ve iki çocuğuyla birlikte Avrupa’da yaşıyor. Kızkardeşi de ByLock şüphesiyle tutuklanmıştır ve davası devam etmektedir” diye konuştu.
’Namaz Vakitleri’ ve ‘Kıble Pusulası’nı geliştiren kişinin 1983 Şarkışla doğumlu Yasin Alpen olduğu saptandı. Alpen de Erbakırcı gibi FETÖ’cü Palaz’ın ekibinde çalışmış, 17/25 Aralık’tan sonra kurumdan istifa ederek Almanya’ya kaçmıştı. Beşikçi, söz konusu kişilerin bir dönem Ankara’da ortak bir bilişim firması açtığını kaydetti.
‘DAHA AZ CEZA İÇİN İŞBİRLİĞİ YAPSINLAR’
Aydınlık’ın, FETÖ davalarında ByLock kullanıcısı olmakla suçlanan sanıkların birçoğunun söz konusu çalışmalara dayanarak savunma yaptıklarını hatırlattığı Beşikçi, şöyle devam etti:
“FETÖ ilişkili onlarca davada bilirkişi olarak görev aldım ve inceleme yaptım. Tümünün ortak özelliği, her olayın örgütün lehine nasıl kullanılacağının çok iyi şekilde planlanmış olması, suçu oluşturma ve istediklerine yıkma konusundaki becerileridir. Bu kumpas FETÖ’nün ne kadar tehlikeli bir örgüt olduğunu, tezgâhladıkları şeytani kaos planlarını, dini nasıl kullandıklarını ve çıkarları için masum insanların hayatlarıyla nasıl oynadıklarını bir kez daha meydana çıkarmıştır. Bu oluşum bir cemaat değil, Türkiye’ye karşı yabancı ülkelerle ortak çalışan bir terör örgütüdür. Hâlâ kendisini bu örgüte yakın hisseden veya sempati duyan kaldıysa, sıraları geldiğinde harcanacaklarını bilmelidir. Devletle işbirliği yapmaları, ceza almamalarını veya az ceza almalarını sağlayacağı gibi örgütle hiç ilgisi olmayan masumların tespitini de kolaylaştıracaktır.”
| TAHLİYE KARARLARI GELİYOR
Mağduriyetlerin giderilmesinde ilk adımı Antalya 2. Sulh Ceza Hâkimliği atmıştı. Mahkeme, ByLock kullandığı iddiasıyla “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan tutuklu olan bir sanığın tahliyesine karar verdi. Kararda, “Antalya İl Emniyet Müdürlüğü’nden gelen şifahi bildirime göre, İP numarası 137 ile biten, 6 Eylül 2014 ile 6 Ekim 2014 tarihleri arasındaki ByLock kayıtlarının, müzik ve kıble bul programı olduğu, araştırmak için bağlantı kurulduğu, başka yan delil yok ise tek başına FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçunun ispatı olmadığı” kaydedildi. Antalya’nın ardından Ankara, Samsun, Rize ve son olarak da Hakkari’deki mahkemelerden aynı gerekçelerle tahliye haberleri geldi. |
‘HİZMET ZAİYATI’ DA VAR
Konuyla ilgili çalışmalarıyla bilinen avukat Ali Aktaş’ın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunduğu şikâyet dilekçesinde şu ifadeler yer almıştı: “Bu tespit tek başına, her örgüt gibi FETÖ/PDY’nin de her eyleminde üyelerini perdeleme amacında olduğunun ve başarısızlık ihtimalini düşünerek yedek planları çok önceden devreye soktuğunun kanıtı niteliğindedir. Bununla birlikte, ByLock kullandırılan alt kademelerin bu perdeleme çalışmasında aparat/piyon olarak kullanıldıkları gerçeğini de gözardı edemeyiz. Bu kişilerin sosyo-ekonomik durumları, şüpheli/sanık profilleri incelendiğinde durumlarının ‘hizmet zayiatı’ denilebilecek bir ‘örgüt perdelemesi için harcanma’ şeklinde olduğu da görülebilmektedir.”
