Bir CHP’liden manifesto gibi CHP analizi

İzmir’de yayın yapan İlk Kurşun gazetesinin sahibi, GMK Yayıncılık kurucusu, yazar, Şair CHP üyesi gazeteci Güneş Erkul sosyal medya hesabından yayınladığı partisi CHP hakkındaki duygu ve düşünceleri ortama bomba gibi düştü. Yüzbinlerce parti üyesinin duygu ve düşüncelerine tercüman olan Erkul, “Partim açılım döneminin AKP’sine dönüşüyordu, AKP’nin dışkılarını alıp baş tacı ediyordu…” dedi.

CHP’li Gazeteci Erkul, yaptığı CHP analizi ve saptamaları ile özeleştirisi CHP çevrelerinde şok etkisi yaptı.

Partisinin “Açılım döneminin AKP’sine dönüştüğü”nü, “AKP’nin dışkılarını alıp baştacı ettiği”ni, buna karşılık kendisinin “bunlara, AKP’nin ekmeğine yağ sürmemek için sustuğu”nu belirten Erkul, “partim AKP’de eleştirdiğim ne varsa yapıyordu torpil, yolsuzluk, FETÖ/HDP ile kolkolalık, hatta cinsel taciz, önseçim mi o da ne çoktan unutulmuştu, belediye meclis üyesini bile tek adam belirliyordu, ona da üst akıllar listeleri sunuyordu, zira onu da kaset operasyonuyla getirmişlerdi” yorumunda bulundu.

İşte Gazeteci Erkul’un paylaşımı!

Partim açılım döneminin AKP’sine dönüşüyordu, AKP’nin dışkılarını alıp baş tacı ediyordu, bense bunlara AKP’nin ekmeğine yağ sürmemek için susuyordum, partim AKP’de eleştirdiğim ne varsa yapıyordu torpil, yolsuzluk, FETÖ/HDP ile kolkolalık, hatta cinsel taciz, önseçim mi o da ne çoktan unutulmuştu, belediye meclis üyesini bile tek adam belirliyordu, ona da üst akıllar listeleri sunuyordu, zira onu da kaset operasyonuyla getirmişlerdi.
Tek adam yönetimi partimde hâkimdi ama demokrasiyi dilinden hiç düşürmüyordu, ABD’nin mazlum milletlere götürdüğü demokrasi gibiydi bu, istismarı vardı kendisi hiç yoktu.
Eleştiren kim varsa anında şutlanıyordu, Atatürkçüler bir bir tasfiye edildi sustum… Atatürk diyenler gitti geriye kankası gibi Mustafa Kemal diyen terbiyesizler kaldı
nasıl olsa seçilemez silinir gider diye aday gösterdikleri partimin Cumhurbaşkanı adayını bile baktılar ki seçilme olasılığı belirdi seçtirmemek için şike yaptılar,  sistemleri çökerten yine içeridendi ve tüm kabahatini de ancak şizofrenlerin inanacağı algı operasyonuyla ki bu operasyon çocuklarından biri de Öcalan/Fetö sevdalısı Levent Gültekin’dir, Cumhurbaşkanı adayına yüklediler…Propaganda ağları, aygıt ve araçları çok güçlüydü..
Açılım döneminde Erdoğan’ın Gül’ün uçağından inmeyen, Akşam Gazetesi eski yazarı İsmail Küçükkaya da adam kazandı mesajını yayınlayarak bu ekibe hizmetini yaptı, zira kanalının patronu CHP’nin gizli Genel Başkanı olan Erdoğan Topraktı, (Bakınız; Fox Türkiye sahibi, Engin Güner, Erdoğan Toprak’ın kayınbabası, CFR üyesi, Turgut Özal’ın Başdanışmanı)
Partimi okyanus ötesinden kurgulanan bir kaset operasyonuyla cebren ve hile ile ele geçiren YCHP’li liberal, Kürtçü, Amerikancı ekibe hiç itiraz etmedim, zira ABD’den icazet almadan iktidara gelinemeyeceğini düşünüyordum, zira Amerikan mandacısıydım…
Partim hızla BOP eşbaşkanlığı dönemindeki eski AKP’ye, FETÖ ile HDP’ye ne istedilerse veren bir hale dönüşürken ABD bizi iktidar yapacak, iktidarın nimetlerinden biraz da biz yararlanalım hayalleri kuruyordum.
Partim eski AKP’ye dönüşürken, ben AKP’den kurtulmak için partimin AKP’leşmesine hep sustum, Ekmek için Ekmelettin’i bile yuttum.
AKP dışkılarını atarken, kendini kurtarmak için sürekli yenilenir, MHP’ye yakınlaşırken, Türkiye Cumhuriyeti Devletine sığınırken,
ben temel milli meselelerde devleti MHP ve Vatan Partisi politikalarına yaklaştırdığı için MHP ve Vatan Partisine öfkelendim,
ABD icazetli iktidar projemize engel oluyorlardı. Artık ABD değil, Türkiye Erdoğan’ı yönetiyordu. O Avrasyacılar yok mu onlar sayesinde Rusya, Çin, İran’la ilişkilerimiz düzeldi ve gelişen ekonomik ilişkilerin etkisiyle ABD’nin örtülü, açık ekonomik yaptırımına, saldırılarına karşın gemi batmadı, gemi batmayınca da gemi kaptanından kurtulamadık, gemi kaptanından kurtarmak için geminin batmasından medet uman bir zihniyete sahiptim, aynı Iraklı muhalifler gibi, Saddam’dan kurtulmak için ABD işgaline direnmek bir yana destek verenler gibi, şimdi o zalim Saddam’ı mumla arıyorlar, ülkeleri ABD’nin getirdiği demokrasiyle Kürt, Şii, Sünni bölgeleri olarak 3’e bölündü, terör günlük hayatın bir parçası haline geldi, milyonlarca insan öldü, on binlerce kadın tecavüze uğradı, yüzbinlerce Iraklı işkenceden geçirildi, acı çekmek özgürlükse özgürdüler artık…
O ülkücüler yok mu onlar yüzünden PKK’ya güneydoğunun verileceği açılımlı bir anayasa yapamadık, o hilal bıyıklı özel harekâtçılar yok mu açılımcıların PKK’ya terk ettiği kentlerimizi uğrunda ölerek yeniden vatan yaptılar, benim partimin CIA kulu Tanrıkulu onları sivilleri katlettiler diye PKK yalanlarıyla arkadan vurmakla meşguldü.
PKK’lı olduğunu haykıran Pervin Buldan’la kolkola fidan dikiyor partim, katlettiği binlerce kürdün ve şehit ettiği binlerce Mehmetçiğin, kıydıkları binlerce fidanın , yaktıkları ormanların yerine, dalga geçercesine… Ve ben suskunluğun gaflet, dalalet ve hatta ihanetinde…
Bu Haberi Paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.