“İçine tıkmaya çalıştığınız kalıplara sığmayacağız!”

Dünya Kadınlar günü münasebetiyle Cumhuriyet Meydanı’nda bir basın açıklaması yapan CHP Kadın Kolları, kadın düşmanı toplumsal, siyasal ve kültürel sisteme veryansın etti; “biz kadınlar içine tıkmaya çalıştığınız kalıplara sığmayacağız. Yaşamımıza ve haklarımıza sahip çıkacağız. Bize biçtiğiniz roller için değil hak ettiğimiz yaşam için var olmaya devam edeceğiz” diye haykırdı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kadın Kolları Başkanı Zinet Gezer Cumhuriyet Meydanı’nda Dünya Kadınlar günü münasebetiyle bir basın açıklaması yaptı. Kadın düşmanı toplumsal, siyasal ve kültürel sisteme veryansın etti. Başkan Gezer, “biz kadınlar içine tıkmaya çalıştığınız kalıplara sığmayacağız. Yaşamımıza ve haklarımıza sahip çıkacağız. Bize biçtiğiniz roller için değil hak ettiğimiz yaşam için var olmaya devam edeceğiz” diye haykırdı.

İşte Başkan Gezer’in açıklaması!

8 MART 1857’de 40.000 Dokuma İşçisi çalışma koşullarının iyileştirilmesi talepleriyle greve gitmişlerdir. Bu greve karşı polisin müdahalesi sonucu çoğu kadın 129 işçi yanarak can vermişlerdir. 1977 yılında 8 Mart BM’in “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak tanımladığı bir gün haline gelmiştir. Bu tarih Kadınları anmanın ötesinde kadın hakları, kadına yönelik şiddet ve ayrımcılık gibi konuların gündeme gelmesini sağlamıştır.

8 Mart Dünya’da kadınların eşitlik özgürlük, kalkınma ve daha huzurlu yaşam özlemlerini dile getirdikleri gündür. Bugün tarih boyunca hak ve özgürlük mücadelesi veren emekçi kadınların yani bizlerin günüdür. Günümüz Kutlu olsun.

8 Mart 1910 yılından beri Emekçi Kadınlar günü olarak anılmaktadır. 109 yıl geçmesine rağmen kadınların haklarında taleplerinde hala çok bir şey değişmemiştir.

Sadece geçtiğimiz yıl olan 2018’de 365 gün içerisinde 367 kadın şiddet mağduru olarak can vermiştir. Bu kadınların büyük bir bölümü kocaları ya da sevgilileri tarafından öldürüldü. Yani erkek sevgisi kadını öldürdü.

Erkek adaleti tecavüzcüye veya katile kravat takıp takım elbise giydiği için “iyi hal indirimi” uygulamıştır.

Türkiye’de kadın cinayetleri ayrımcı nefret söylemleri gün geçtikçe artmaktadır. İktidarın kullandığı şiddet dili şiddeti körüklüyor. Şiddeti arttıran en önemi etkenlerden biri de yoksulluktur. Kadınlara mutlaka güvenceli çalışma koşuları sağlanmalıdır. Fakat insanların ötekileştirildiği ülkemizde kadınlar da ötekileştirilerek yok sayılmaktadır.

Hala ülkemizde kız çocukları en temel eğitim hakkından mahrum edilmekte erken yaşta evliliğe zorlanmaktadır.

Tacizler ülke genelinde evde, sokakta, belediye otobüsünde yaşandı, yaşanmakta… Yani Kadınlar hiçbir yerde güvende değil. Cinayetlerden bazıları uzaklaştırma kararlarına rağmen işlendi. Devlet kadını koruyamadı.

Kadınlar İşe alımlarda sadece cinsiyeti sebebi ile tercih edilmemekte ya da sırf hamile kaldığı için kapının önüne konulmaktadır.

Unutulmaması gerekir ki kadın haklarıyla kadındır. Kadın haklarını hiçe saymak bilinci ve erdemi çürümüş bir toplumsal yozlaşmayı beraberinde getirir.

Bizler tüm bu haksızlıkları her yıl tekrar tekrar dile getirmekten utanıyoruz. Fakat asıl utanması gerekenler önlem almayan zihniyettir. Bu zihniyete karşı en güçlü yol göstericimiz Ülkemizin kurucusu Atatürk’ün dediği gibi “Bir toplum, cinslerinden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim topluluğumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur.”

Onun için taleplerimiz:

1- Kadın İstihdamı arttırılmalı.

2- Çalışma yaşamında eşit koşullarda kadınların daha çok yer alması sağlanmalı

3- Ötekileştirilen dil terk edilmeli

4- Kadına şiddetle mücadele ders kitaplarında yer almalı

5- Çocuk gelinler önlenmeli kız çocukları eğitime yönlendirilmeli

6- Kreş çocuk bakım evi kadın sağlık merkezi, hasta bakım evi, yaşlı bakım evi sığınma evi sayısı arttırılmalıdır.

7- Eşit temsiliyetin önündeki engeller kaldırılmalıdır.

Biz kadınlar içine tıkmaya çalıştığınız kalıplara sığmayacağız. Yaşamımıza ve haklarımıza sahip çıkacağız. Bize biçtiğiniz roller için değil hak ettiğimiz yaşam için var olmaya devam edeceğiz.

El ele verip birbirimize güvenerek beraber olduğumuz müddetçe başaramayacağımız, kazanamayacağımız bir mücadele yoktur.

Bu arada 300 gündür haklı direnişini sürdüren Flormar Kadın işçilerine Selam Olsun.

Bu duygularla tüm kadınların dünya emekçi kadınlar gününü kutlar tüm kadınlarımıza ve bize destek veren katılımcılara saygılarımı sunarım.

Bu Haberi Paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.