‘Trollenen’ tiyatrocunun özürle sınavı!
Genellikle okuma özürlü bir toplum olduğumuz, kulaktan dolma çakma bilgilerle fikir sahibi olduğumuz için insanları anlamakta
ya da yanlış anlamakta üstümüze yoktur. Özellikle manipülasyona çok yatkınızdır. Yanlış yönlendirilmeye yani! Eleştiriye karşı hat safhada bir alerjimiz var. Bizim ilk gençliğimizden beri bize öğretilen en önemli ilkenin eleştiri-özeleleştiri mekanizması olduğu halde boş verin özeleştiriyi eleştiri karşısındaki tahammülümüz muhafazakâr ve gerici çevrelerin bile gerisine düşmüş vaziyette. Şimdi üstüne üstlük insan şirazesinden çıktığı, ağzına geleni söylediği bir sosyal medya kürsüsü var ya; insanın dili zincirlerinden boşanmış gibi sallanıyor. Dinlediğimiz kişiyi de önyargılar süzgecinden geçtiği için tam olarak da anlayıp kavramıyoruz. Hele o, MİT ve CİA’nın tarihte eşi benzeri görülmedik sayıda servis ettiği ve şimdilerde ilericilerin, solcuların kullandığı dağlarda takdim edilen çiçek-böcek fotoğrafı başucumuzda duruyorsa gerisi teferruat oluyor. Bir eleştiri mi yapıyorsunuz, ya da bir saptamada mı bulunuyorsunuz; altına derhal o çiçek-böcek fotoğrafı yapıştırılıveriyor
İşte bu vaziyetlerden birine de dün aydın bildiğimiz, tiyatroculuğundan zevk aldığımız, zevkle izlediğimiz bir şahsiyet düşüverdi.
İbretlik bir durum olarak medya dünyasındaki yerini aldı.
Aydınlık’ta yayınlanan habere göre işte o durum!
Doğu Perinçek’in dünkü FOX TV programında söylemediği sözleri Twitter’da yayan tiyatrocu Levent Üzümcü, gelen haklı tepkiler üzerine tweetlerini kaldırdı. Ancak binlerce takipçisini yanılttığı için özür dilemediği gibi, trollemeye devam etti.
Dün akşam FOX TV’nin konuğu olan Vatan Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Doğu Perinçek’in açıklamaları çok konuşuldu. O kadar etkili bir program oldu ki söylediklerinin yanında söylemedikleri bile tartışma konusu oldu. Perinçek’i, diğer tüm sistem partileri liderlerinden ayıran analiz ve yorumları en çok HDP/PKK taraftarları ve neoliberal çevreleri rahatsız etti. Sosyal medyada harekete geçen “troller” Perinçek’in ağzından programda hiç sarf etmediği sözleri dolaşıma soktu. Bilinçli çarpıtma kampanyası yürüten “görevli” ekiplerin rüzgarına maalesef bazı “tanıdık”lar da kapıldı. Programı izlemediği belli olan –Belli olan diyoruz çünkü, gönlümüz ‘bile bile yalancılık yapıyorlar’ demeye elvermiyor- “tanıdık”lar şu paylaşımı elden ele dolaştırmaya başladı:
Başka “tanıdıklar”, ne de olsa Sayın Levent Üzümcü’yü tanıdıkları için aynı paylaşıma el verdi. Sayın Mine Kırıkkanat onlardan biri oldu.
Programı izlemiş, Perinçek’in söylediklerini ve söylemediklerini duymuş Twitter kullanıcıları haliyle yalan kampanyasına müdahale ettiler. Bazıları sert, bazıları tatlı yorumlarla… Ancak doğrularla!
Bunun üzerine “tanıdıklar” paylaşımlarını kaldırmak durumunda kaldı. Mahcup olduklarını umut ediyoruz. Neden? Çünkü söylediğin sözü geri çekiyorsan, paylaşımını siliyorsan mahcup olmak icap eder. Çünkü sana güvenen, sana inanan binlerce takipçini yanılttın, kandırdın!
Levent Üzümcü paylaşımını silmek zorunda kaldı.
Ancak, günümüz Twitter dünyasında hayat buluyorsan maalesef o mahcubiyeti bile göstermemen gerekir. Özür dilemek falan… Mazallah! Sonra “takipçi”ler ne der? O yüzden mahcubiyeti de örtmek, göstermemek, Anadolu deyimiyle “kuyruğu dik tutmak” lazım… Böyle olunca bir yanlıştan döneyim derken bir diğerine düşüyorsun. Örnekteki gibi…
“Sanatçı” ve “aydın” olmadığını söylüyor Sayın Üzümcü. “Hayır öylesin” diye ısrar edecek halimiz yok. Ancak müsadenle “tiyatrocu” diyelim. Keyifle izliyoruz. Oyun bitip izleyicinin önüne çıktığında gerçeğin de önünde eğilmeni bekliyoruz. Hadi yaptığından özür dilemiyorsun, yıllardır trollenen biri olarak bari trollemeyi bırak…
