Belediyeleri, çalışamaz hale getirmeye çalışıyorlar

Burdur Belediyesi’nin ev sahipliğinde görüş alışverişinde bulunmak, tecrübe paylaşmak amacıyla geleneksel İl Belediye Başkanları toplantısına başkanlık etmek üzere Burdur’a gelen CHP Genel Başkanı Özgür Özel yaptığı konuşmada gündeme değinerek AK Parti Hükümeti’ne yüklendi.

CHP’nin 47 yıl sonra Türkiye’nin birinci partisi olduğunun altını çizen Özel, Avrupa’nın ve dünyanın en güçlü sosyal demokrat partisi haline geldiklerini ifade etti. 31 Mart seçimine CHP olarak ittifaksız girmediklerini, bir ittifak kurduklarını anlatan Özel, DEM Parti’yle kurdukları ittifakın “Kent Uzlaşısı” olarak kamuoyuna malolan ittifakı “Türkiye ittifakı” ifadesiyle belirterek, birçok yerde tarihte ilk kez kazandıklarını, 47 yıldır ilk kez kazandıkları belediyeler olduğunu anlattı.

Siyasi iktidarın belediyeleri çökertmek, çalışamaz hale getirmeyi amaçladığını, bu nedenle SSK borçlarını tahsile başlayacaklarını açıkladıklarını belirterek, “Bu belediyeler bunları ödeyemedilerse de ödemedilerse de sorumlusu bu iktidardır.” dedi. Konuşmasının devamında emekliye verilen sefalet maaşına da değinerek, “ben diyorum ‘Ya efendim 12 bin lira verme, 17 bin 500 lira ver emekliye’ diyorum. ‘Para yok’ diyor. ‘Maliyeti 33 milyar’ diyor bunun. Ya 17 bin 500 yapmanın da maliyeti 100 milyar. Peki sen geçen sene yandaş şirketlere ne kadar vergi affettin; 660 milyar. Adını ezberlediğiniz müteahhit firmalara hani Beşlik Çete diyorduk. Diyorlar ki onlar 5 kişi değil aslında 25 kişi, 43 kişi bunlar. 43 büyük firmanın böyle otoyol, köprü yapan, devletin her ihalesini iğneden ipliğe alan 43 firmanın 660 milyar vergi borcunu sildin. 6’da 1’i bütün emeklilere yetecek. Bir o kadarı bütün asgari ücretlilere yetecek. Şimdi bana ‘Özgür Bey ödeyin SGK borçlarınızı da verelim’ diyor. SGK’ya olan bütün borcun yüzde 3’ü belediyelerin, yüzde 97’si diğer borçlar. Bir ilan etsene SGK’ya kimin borcu var bir görelim.” ifadelerine yer verdi.

Belediyelerin SGK borçlarının önemli bir kısmının AK Parti’den devralınan borçlar olduğunu kaydeden Özel, “Sanki SGK’ya bugün bu borçlar ödense emeklilere zam yapacakmış gibi. Ben şunu söyleyeyim, emekliye 17 bin 500 lira yapın, biz bütün CHP’li belediyeler bütün borcumuzu derhal kapatacağız. Yap emekliye 17 bin 500 lira” dedi.

Genel Başkan Özel’in konuşmasının satırbaşları şöyle:

“Ankara büyük bir yer ama küçük bir yer. Her şey, her yerde duyuluyor. Talimat şu; ‘Bütün yaz çalışacaksınız. 1 Ekim’de bize bu belediyeleri iş yapamaz hale getirecek ne tedbir varsa alacağız.’ Tek çaremiz şu diyorlar; ‘CHP yönetemiyor algısını yerleştirmek. Yoksa iktidar elden gidiyor.’ Ben diyorum ya belediye başkanlarımızın cebinde birer anahtar var. Bu ne belediyenin kasasının ne kapısının anahtarı, bu anahtar CHP iktidarının anahtarı. Şimdi bütün mesele belediyelerin elini kolunu bağlayıp hizmet yapamaz hale getirmeye çalışmak. Bunun adı düpedüz darbe girişimi. Bakın asker gelirse bir seçilmişin elini kolunu bağlayıp götürürse buna askeri darbe diyoruz. Eğer yargı yoluyla yapılırsa buna yargı darbesi diyoruz. Geçen dönem İstanbul Büyükşehir Belediyesinin Ekrem Başkanın mazbatasının iptali gibi, Yalova Belediyesine haksız yere üç bilirkişi raporuna rağmen yargılamanın tamamlanmayıp belediyenin elde tutulması gibi ya da pek çok belediyede, pek çok örnek hep bize şunu gösterdi. Yargı eliyle birtakım suçlamalarla, ithamlarla el koyma ama eninde sonunda millet o belediyeleri CHP’ye geri verdi. Şimdi yeni bir darbe girişimi var. O darbe girişimi, mali darbe girişimi. Bugün yapılan iş, belediyelerin elini kolunu yargısal kararlara yapamadılar, askeri darbe yapacak halleri yok. Belediyelere mali darbe yapıyorlar. Belediyenin elini kolunu bağlıyorlar. Hizmet edemez hale getirmeye çalışıyorlar. Milletle devlet karşı karşıya gelirse millet kazanır. 31 Mart seçimlerinde milletle devlet karşı karşıya getirildi.”

“Yerelde, genelde, dünyanın dört bir tarafındaki soydaşlarımızın, Türkiye’nin dört bir yanındaki vatandaşlarımızın katkılarıyla bu saldırıyı bertaraf edeceğiz. Göreceksiniz bu kamu vicdanını yaralayan, toplumun vicdanında geri tepecek bir darbe girişimidir. Bu millet Kenan Evren’in darbesinden sonra işaret ettiği kişiyi değil, Turgut Özal’ı seçti. Bu millet kendisine birisi bir şey dayattığında, siyasileri sever, dinler ama sesini çok yükselttiğinde, emretmeye başlarsa, ‘bana emir veremezsin’ der. Kimin patron olduğunu gösterir. Sizi belediye başkanı seçmiş olabilirler. Milletvekili seçmiş olabilirler. Partinizin genel başkanı olabilirsiniz. Başbakanlık, cumhurbaşkanlığı yapmış olabilirsiniz. Hep millet yap dedi diye yaptınız. Şimdi siz millete görev verdiği belediye başkanı üzerinden ceza kesmeye kalkarsanız, sırf oyunu başka partiye verdi diye çöpünü toplatmamaya tenezzül ederseniz, bu millet bunun karşısında çok önemli bir reaksiyon gösterir. O yüzden şimdi hacizler geliyor, göğüsleyeceğiz. Yaz geçecek, biz çalışacağız. 1 Ekim gelecek, ne yapacaklarını göreceğiz.”

“Çok haksızlıklar yapılıyor. Tabii gerek Sayıştay’da gerek mülkiye müfettişlerinde görevini liyakat ve layığıyla yapan iyi insanlara hiçbir sözümüz yok. Ama bazı tetikçiler görevlendiriliyor. Gittikleri yerde yaptıkları denetimin siyasi amaçları oluyor. Buna karşı biz size 20’ye yakın Sayıştaycı, 5 mülkiye müfettişinden oluşan, geçmişte bu görevleri çok başarıyla yapmış ekiplerle sizi rutin denetimlere hazırlama, ani ya da rutin denetimler sırasında ihtiyaç duyulan hukuki ve teknik desteği vermek ve bazı kötü niyetli çabalarda size refakat ederek, oradaki denetimin usulüne uygun cereyanına eşlik etmek üzere veya sizi orada destek vermek üzere bir denetim birimi de kuruldu.”

Bu Haberi Paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.