Çözüm, üretim devrimi!

Türkiye’ye yönelik ekonomik operasyona karşı Milli Direniş Ekonomisinin hayata geçirilmesini isteyen Perinçek, ‘üretim odaklı düşünmeliyiz’ dedi. Perinçek, devletçiliğin önemine vurgu yaptı.

Doğu perinçek

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Ulusal Kanal’da Can Karadut’un sunduğu Haber Artı programına bağlanarak ekonomideki kötü gidişata ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Önceki gün yeni ekonomi modelini açıklayan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın ve Cumhurbaşkanı’nın konuşmalarını sonuna kadar dinlediğini belirten ve Bakanı eleştiren Perinçek,

“Albayrak’ın konuşmasını seyrederken sanki ‘Olacak O Kadar’ programını izliyor hissine kapıldım. Ciddiyet, devlet adamı ağırlığı göremedim. Bu içine girdiğimiz durum ancak devlet ağırlığıyla, devlet birikimiyle üstesinden gelinebilecek bir durum. Özel sektör de çözümü devletten bekliyor. Hazine ve Maliye Bakanı’nın ağzına bakıyorlar. Onlar da umduklarını bulamadı. Mali çevreler ve ekonomi çevreleri, iş dünyası, sendikalar, hiçbir kurumun, toplumun bu konuşmadan bir şey anlamadığı tepkilerden de görülüyor” diye konuştu.

DEVLETÇİLİKLE ÇIKACAĞIZ

Sistemin içinden bir çözüm ve çıkışın kalmadığını, özel sektör temsilcilerinin de bunu gördüğünü ve söylediğini, artık borçlanma ekonomisini şartlarında kalınarak ve borcu borçla döndürme imkânlarının tıkandığını belirten Perinçek, “buradan devletçilikle çıkacağız, devlet yatırım yapacak, devlet tasarruf yapacak. Devlet özel sektörün ve banka sisteminin ayakta kalmasını sağlayacak. Devlet bütün halkıyla bu karşılaştığımız yükün, ekonomik zorlukların paylaşılmasını sağlayacak, milletin bütün sınıfları arasında bu zor dönemde çıkış için uyum sağlayacak. Vatan Partisi’nin Milli Direnme Ekonomisi uygulanacak. Milli Direnme Ekonomisinden Üretim Ekonomisine geçişi sağlayacağız” dedi.

DERHAL VE BEHEMAHAL YAPILMASI GEREKEN İŞLER

Yastık altındaki paralarla bu işin çözülmesinin mümkün olmadığını belirten Perinçek hemen bekletilmeden yapılacak işleri şöyle sıraladı:

  • Bankalar korunmalı, banka sisteminin çökmesi önlenmeli
  • Ülkedeki döviz mevduat hesaplarının rayiç bedelle Türk Lirasına dönüştürülmeli
  • Suriye politikası derhal ve behemehâl değiştirilmeli; Suriye’ye el uzatılmalı
  • Yıllık 55 milyar dolarla neredeyse yıllık ithalatımızın yarısını ifade eden enerji ithal ettiğimiz İran’la dayanışma içinde girilmeli
  • İran, Rusya, Çin gibi ülkelerle alışverişimizde milli para birimleri kullanılmalı

MALİYETLİ DE OLSA ÜRETECEĞİZ

Türkiye’nin “önümüzdeki süreçte kaçınılmaz olarak atıl kapasitesini çalıştıracağı”nı, “daha yüksek maliyetle de olsa dışarıdan aldığımız malları üretme yoluna gitmemiz gerektiği”ni ifade eden Perinçek, “Anadolu kaplanları dediğimiz küçük, orta sanayicimizi harekete geçirmemiz lazım. Tıpkı birinci dünya savaşında olduğu gibi kendi üretim kapasitemizi harekete geçirmemiz lazım. Dışarıdan aldığımız malları içeride daha geri teknolojilerle de olsa üretme yönelişine girmemiz gerekiyor” diye değerlendirmede bulundu.

ÜRETİM ODAKLI BAKMALIYIZ

Perinçek görüşlerini ifade etmeyi şöyle sürdürdü:

“Her şeye ihracat açısından bakmak ithalat patlamasını getiriyor. Üretim odaklı bakmak zorundayız, iç piyasaların taleplerine kendi yerli üretimlerimizle olabildiğince cevap verebilmek, cari açığı kapatacak yatırımlar yapmak durumundayız. Teşviklerle bir çözüm olmadığı görüldü. Devlet tasarruf yapacak, yatırım yapacak, bölgeler arasında dengeleri sağlayacak. Özel sektör olacak, onsuz olmaz fakat devletin burada müdahale etmesi gerekiyor.

VEKİL MAAŞLARI DÜŞÜRÜLMELİ

“Devleti yönetiyorlar ama devlet yok. Tasarruftan söz ediyorlar, derhal milletvekili maaşları düşürülmeli, devlet yöneticilerinin lüks harcamalarına son verilmeli. Cumhurbaşkanı’nın emrindeki uçaklar Türk Hava Yolları’nın filosuna katılmalıdır. Bunlar çok önemli. Bütçe tasarrufu açısından belki çok önemli bir kalem olmayacaktır ama zorlukları göğüslemede bu milletin meclisi, bu milletin hükümeti fedakârlık yapıyor mesajını vermek çok önemlidir.

SEFERBELİK OLMALI

“Dış politika ve devletçiliğin uyum halinde sağlanması gerekiyor. Atlantik sistemine el açarak buradan çıkılamayacağı görülmüştür. ‘Faizciler heveslenmesin, dolar baskısına boyun eğmeyeceğiz’ gibi ifadelerin altı doldurulmalıdır. Dolar saltanatından kurtuluşun somut uygulamalarına geçilmelidir. Türkiye buradan devrimle çıkacak. Buradan bütün milletimize mesaj veriyorum. Korkacak bir şey yok. Bu kaçınılmazdı. Türkiye buraya gelecekti. Biz bunu 1980’lerde söyledik. Bunun sonu yok dedik. Türkiye’nin bütün birikimini kullanarak çıkacağı koşullar oluşmaktadır. Devletçilik özel sektörle el ele vererek önümüzdeki dönemin yükselenidir. Devletçiliği Türkiye’de savunan tek parti Vatan Partisi’dir. Batı Asya, Asya, Batı Avrupa ülkeleriyle birleşeceğiz. Türkiye buradan ancak bir üretim devrimiyle çıkacak. Başka hiçbir çaresi yok. Turgut Özalların getirdiği ekonomik sistemde hiçbir çözüm kalmamıştır. Çözüm üretim devrimindedir. Bu devrim bir milli devrimdir. Siyasette demokrasi ile ekonomide üretim el ele verdiğinde, Türkiye yeni bir kurumlaşma içine kaçınılmaz olarak girecektir. Burada geçmiş tecrübelerimiz var. Atatürk devriminin programı Türkiye’nin önündedir. Türkiye buradan milletçe seferberlikle çıkacaktır.

80 BANKA FAZLA

“Bankacılık sistemimizin değişmesi gerekiyor. 80 küsur banka Türkiye için çok fazladır. Bankacılık sistemimiz, yeniden üretime yönelik sektör bankaları olarak yeniden düzenlenmelidir. Türkiye’ye gelen para yatırıma yönelmelidir. Üretimi artırmak bakımından emek yoğun yatırımlardan vazgeçemeyiz. İstihdamı, çalışan kitleyi artırmak bakımından, sadakaya ayrılan kaynaklar üretime, yatırıma yönlendirilmelidir. Bu hem üretimi artırır hem de döviz darboğazından çıkmamıza katkıda bulunur.”

Perinçek sözlerine şöyle son verdi:

MİLLİ HÜKÜMET’E İHTİYAÇ VAR

“Türkiye yeni hükümet aramaya başlamıştır, Türkiye’ye Milli Hükümet gereklidir. Üretim ekonomisinin inşası için bütün sınıfların katıldığı bir Milli Hükümet’e ihtiyaç vardır. Vatan Partisi’nin katılımı olmadan Türkiye’de hükümet sorununun çözümü olmayacağı açıktır. Muhalefet pes etmiş durumdadır. Bunları da ayağa kaldıracak, Türkiye’nin ihtiyacı olan görevlerini yapmayı sağlayacak olan parti Vatan Partisi’dir. Milli Direnme Ekonomisinin şimdiden planlanması gereklidir. Önümüzdeki süreçte bütün halkın gıda güvenliğinin sağlanması gereklidir. Türk polisinin, ordusunun ihtiyaçlarının karşılanmasında hiçbir fedakârlıktan kaçınılamaz. Sağlık hizmetlerinden ve eğitimden fedakârlık yapamayız.”

Bu Haberi Paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.