FETÖ’yü siyasiler yarattı

Genelde basın yayın organlarının görmezden geldiği, ilk toplantısında yoğun tartışmalara uğrayan, OHAL uygulamalarında hukuk dışına çıkıldığı inancının dile getirilmesi üzerine mutat savunma mekanizması olan “siyaset yapmama” talebinin dile getirildiği, Bremen mızıkacıları gibi tozdan dumandan kimin ferman okuduğunun anlaşılmaz hale geldiği Burdur İçin Elele toplantısının yapıldığı 3 Ağustos BUTSO toplantısına damga vuran konuşmalardan birini de Burdur Sivil Toplum Örgütleri Platformu Başkanı Kemal Arslan yaptı. Geceyarısı asfalt ortasında namaz kılma şovunun eleştirisinden, Burdur İçin Elele Birliği’nin toplantı usulüne, Devlet Hastanesi’nin yerinin saptanması talebinden kamuoyunun vicdanını kanatmaya başlayan ve kurunun yanında yaşın da yanması şeklinde açıklanan OHAL uygulamalarındaki hukuksuzluk ve cadı avı iddialarına kadar birçok konuda eleştiri ve görüş getirdi. 

BURDUR İÇİN ELEELE BİRLİĞİ

İLK TOPLANTISINDA ŞİDDETLİ TARTIŞMALARA SAHNE OLDU

Burdur’da faaliyet gösteren siyasi parti, kitle örgütü, sendika, oda başkan ve temsilcileri, kanaat önderleri parlamentodaki 3 siyasi parti başkanı önderliğinde 26 Temmuz 2016 tarihinde darbe girişiminin 16’ncı gününde biraraya geldi ve Burdur İçin Elele Birliği’ni kurdu. Bir CİA-MOSSAD operasyonu olan Amerikancı Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ’cü) darbe girişimine karşı devlet-millet birliğini, demokrasiyi ve hürriyetleri içeren bir deklarasyon yayınladı. Birlik beraberlik çağrısında bulundu. Birliğin devamını sağlama kararı verilerek her ay toplantı kararı aldılar. İlk toplantı için de BUTSO ev sahipliğinde BUTSO Konferans salonu gösterildi. Dün orada yapılan toplantıya CHP İl Başkanı Barış Ayten ile BSTP Başkanı Kemal Arslan’ın konuşmaları damga vurdu. Geceyarısı asfalt ortasında namaz kılma şovunun eleştirisinden, Burdur İçin Elele Birliği’nin toplantı usulüne, Devlet Hastanesi’nin yerinin saptanması talebinden kamuoyunun vicdanını kanatmaya başlayan ve kurunun yanında yaşın da yanması şeklinde açıklanan OHAL uygulamalarındaki hukuksuzluk ve cadı avı iddialarına kadar birçok konuda eleştiri ve görüş getirdi.

Arslan toplantı usulüne ilişkin eleştirisini şöyle dile getirdi:

GÜNDEMİMİZ, KESİNTİYE UĞRATILMAK

İZTENEN DEMOKRASİMİZİDİR; SAPTIRMAMAK GEREKİR

“Öncelikle toplantının usulüne ilişkin itirazlarımı belirtmek isterim. Toplantının iki gündemi olduğunu, birsinin 15 Temmuz darbesi diğerinin Burdur’un sorunlarından Hastanenin Yerini konuşup tartışacağımızı söylediniz. Bu günün gündemi, 15 Temmuzda kesintiye uğratılmak istenen demokrasimizin eşikten dönüşü olup, her kesimden, farklı düşünce gruplarından ve ayrı siyasi partilerimizi bir araya getiren olgu demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne olan bağlılığımız olup, Burdur’un sorunu ya da ihtiyacı herkese göre farklı önceliklere sahiptir. 1.sinde bulunamadığım bu toplantıda da bu konunun gündem olması gerektiğini düşünüyorum.”

EN KÖTÜ DEMOKRASİ, EN İYİ DİKTATÖRLÜKTEN EHVENDİR

En kötü demokratik rejimin en iyi diktatörlükten daha ehven olduğunun altını çizen Kemal Arslan geçmişteki darbelerden mağdur olan bir kişi olduğunu, FETÖ’cü çetece 1 yıl boyunca dinlendiğini belirterek şu görüşleri ileri sürdü:

FETÖ, 1 YIL BOYUNCA BENİ DE DİNLEMİŞ!

“Ancak dün Ergenekon tutukluları için öngördüğümüz hukukun üstünlüğü ilkesinden asla vazgeçilmemesidir. Suç işlemiş olanları savunduğum yoktur, ancak bir toplumsal linçe dönüştürülmeden kurunun yanında yaşlar da yakılmamalıdır.”

FETÖ’YÜ SİZ SİYASİLER YARATTINIZ

Amerikancı F Tipi darbe girişimine kalkışan ve kaldırdığı taşı ayağına düşüren ve altında kalan cemaatin yaratıcısının sivil toplum örgütleri olmadığını, cemaati siyasilerin yarattığını vurgulayan Arslan, “sizlere yıllarca yalvardık, camiye-kışlaya-okula siyaseti sokmayın dedik ama dinletemedik. İşte geldiğimiz nokta budur arkadaşlar. FETÖ Terör örgütünü, bir başka cemaat ile temizleme yanlışına düşmeyin” diye uyarıda bulundu.

FETÖ’YE KARŞI MÜCADELEYİ, CADI KAZANI

KAYNATARAK TOPLUMSAL PARANOYAYA DÖNDÜRMEYELİM

12 Eylül faşist darbesinin bile ilimizde daha huzurlu geçirildiğini hatırlatan Arslan, Başbakan Yıldırımın illere “cadı kazanı” kaynatılmaması talimatı göndermesine rağmen OHAL uygulamalarının hukuksuzluğa kayan bir görünüm alması konusunda kamuoyunda yaşanan tedirginlik ve endişeyi dile getirerek, “FETÖ mücadelesini toplumsal paranoyaya dönüştürerek sürdürmeyelim” diye yöneticilerin dikkatini çekti.

DEMOKRASİ NÖBETLERİ BİR SİYASİ

HAREKETİN CEPHESİ OLMAMALI; CADI AVINA DÖNÜŞTÜRMEYELİM!

AKP’yi kastederek “bir siyasi hareketin cephesi” olmakla itham ettiği Demokrasi Nöbetlerine de değinen Başkan Arslan, “gece yarılarında asfalt ortasında namaz kılan yurttaşlarımızın görüntülerinin yabancı basın yayın organlarında ayrıştırıcı öğe olarak verilmesi, farklı düşüncedeki insanlarımızı dahi üzmektedir. Demokrasi nöbetleri bir siyasi söylemin sergilendiği yerler olmamalı, demokrasiye olan bağlılığımızın sergilendiği yer olmalıdır. Bir Sayın Parti başkanımız konuşmasında, mağduriyetleri değerlendirelim dedi ki ben yanlış buluyorum. Biz halk mahkemeleri kurarak insanları yargılamaya kalkmamalıyız. Ülkenin hâkimleri savcıları bu işi yapmalıdır. Sizlerden hassaten rica ediyorum, uzlaşma kültürünü yaralamadan, cadı avına yol açacak girişimlerden uzak duralım” diye konuştu.

Bu Haberi Paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.