Macaristan’da her yıl Turan Kurultayı’nda Türk dünyası geçit töreni

Macar halkı, Hunların, Attila’nın torunları, 2008 yılından beri Avrupa’nın göbeğinde, Macaristan’da her yıl kurultaylar (Turan Kurultayı) düzenleyerek tarihi antik kökenlerini yadediyor, yaşatıyor. Avrupa’da bir çok halkın -mesela İsveç halkının, mesel Bulgar halkının- tarihi kökenlerinde Türkler bulunmakla beraber şimdilik sadece Macarlar tarihi etnik vicdanlarında atalarını bilinçlerine çıkarıyorlar.
Ülkemizde onomalojinin temellerini atan, ömrünü Türk özel isimlerinin araştırılmasına adamış, Türk özel ad biliminin, özellikle kişi isimlerinin esaslarını ortaya koymuş, Macar Halkbilimci, Türkiye’de Hungaroloji Ana Bilim Dalı’nın kurucusu Macar Türkolog Laszlo Rasonyi (Laslo Raşonyi), 1 Mayıs 1937 yılında Ankara Üniversitesi’nde verdiği “Macarlar Arkeolojisinde Hunlar, Avarlar, Macarlar” konulu konferansın girişini şu sözleri ifade etmişti: “Sizlerin (Türklerin/FÖ) Oğuz evlatlarınız biz Macarların Oğur evlatları diğer Türk halkları gibi eski devirlerde bütün dünyayı harekete getiren (…) (Orta Asya/ FÖ) medeniyet muhitinin aynı mümessilleriydiler. Anadolu’ya Türkler bin yıl önce değil, MÖ 2-3.000 yıl önce geldiler. Atlı Nomad (göçebe) kültürü olarak Anadolu’da büyük bir rol oynadılar. “Türk Tarih Kurumu Alacahöyük’te bunu teyit eden eserler de buldu.”
Laşonyi’ye göre, Hunlar Oğur, Türkiye Türkleri Oğuz evlatlarıydı. Diğer birçok Türk halkları gibi antik ve Ortaçağ boyunca bütün dünyayı harekete geçiren Orta Asya medeniyet ikliminin “aynı mümessilleri”dir.
Orta Asya’da savaşta ağır darbe alarak yaşadığı topraklardan sürülme tehlikesine maruz kalan atlı göçebe kültürü halklarının önlerinde iki alternatifin bulunduğunu, “ya muzaffer olan kavim ittifakına girdikleri”ni ya da “yeni bir vatan kurdukları”nı belirten Laşonyi, “Göçebe atlı kavim bütün gücüyle ya vatanından atacağı veya kendi kavmi içerisinde hakimiyet altına alacağı bir kavimle karşılaşıncaya kadar hızla batıya doğru ilerliyor ve topraklarını acımasızca savunan kavimlerin çemberinden geçerek kendine yol açıyor ve böylece yeni bir imparatorluk kuruyor.” ifadeleriyle tarihte ilk defa ve son defa sadece Türk halklarının başarabildiği Attila ve Hunların Avrupa yönlü göçlerini anlatır.
Hurra Magyarország (Hürra Macerozteg)
Hurra Kurultaj (Hürra Kurultey)
Hurra Turán (hürra Türen)
Gökşen Anıl Ulukuş’un bizzat giderek yaşayarak Macar Turan Kurultayı yazısı aşağıda KıvılcımHaber okuyucu ve izleyicilerinin ilgi ve bilgilerine sunuyoruz.

Türk dünyası bu kurultayda birleşti

Macarlar, 2008’den beri Asyalı Hun köklerini yaşatmak amacıyla Kurultaj (Kurultay) adlı etkinlikler düzenliyor. Pek çok Macar, geleneksel kostümleriyle ve aileleriyle beraber bu etkinliklere katılıyor. Dünyanın her yerinden Türk konuklar ağırlanıyor

Kurultaj nedir? Kurultaj nerede düzenleniyor? Turan Kurultaj’ından izlenimler… Macarlar Asyalı Hun kökenlerine nasıl sahip çıkıyor?

GÖKŞEN ANIL ULUKUŞ

Macarlar uzun süredir Asyalı Hun köklerine ilgi duyuyorlar. 11. yüzyılın başında Asya steplerinden Avrupa’nın içlerine doğru uzanan yolculuklarını yeniden keşfediyorlar. 2008’den beri de bu köklerini yaşatmak amacıyla Kurultaj (Kurultay) adlı etkinlikleri düzenliyorlar.

Kurultaj, beklendiği üzere bu yıl da büyük bir coşkuyla gerçekleşti. Geçtiğimiz hafta Macaristan’ın Bugac bölgesinde düzenlenen Kurultaj’a (Kurultay) ben de Türkiye’den katıldım. İki gün süren etkinliklerde Attila’nın mirasının 21. yüzyılda, Avrupa’nın göbeğinde yaşatıldığına şahit oldum.

Açıkçası Budapeşte uçağına binince, uçakta kurultaya giden Türklerin ağırlıkta olduğunu gördüm. Bu etkinliğin yalnızca Türk kamuoyunda popüler olduğunu ve Macarların çok da ilgi göstermeyeceğini düşündüm. Ancak Bugac’a vardığımda bunun böyle olmadığını gördüm. Hun köklerine sahip çıkan pek çok Macar, geleneksel kostümleriyle ve aileleriyle beraber etkinliğe katılmıştı.

Özellikle çocukların böyle bir atmosferi deneyimlemesi, Macar halkının geleceği için çok önemli. Hun köklerini yaşayarak ve yaşatarak çocuklarına öğretmeleri, genç Macarlardaki tarih bilincini ve vatanseverlik duygusunu nesillerce güçlendirecektir. Bizler yetişkin olarak bu atmosferden bu kadar etkilendiysek, çocukların zihin dünyasında çok daha büyük etki bırakmış olmalı. Macaristan’ın geleceğinde, bu tarih bilinci mutlaka etkili olacaktır.

Hun köklerine sahip çıkan pek çok Macar, geleneksel kostümleriyle ve aileleriyle beraber
etkinliğe katılmıştı. Özellikle çocukların böyle bir atmosferi deneyimlemesi,
Macar halkının geleceği için çok önemli.

Hun köklerine sahip çıkan pek çok Macar, geleneksel kostümleriyle ve aileleriyle beraber etkinliğe katılmıştı. Özellikle çocukların böyle bir atmosferi deneyimlemesi, Macar halkının geleceği için çok önemli.

TÜRKİYE’DE DE BÖYLE ETKİNLİKLER YAPILMALI

Alanda geleneksel kostümlü vatandaşlar, kostüm satan çadırlar, yemek ve kımız satan çadırlar ağırlıktaydı. Etrafı tribünlerle kaplı bir alanda atlı gösteriler yapılırken, başka bir yerde kurulan sahnede de Turan coğrafyasının dört yanından gelen sanatçılar sahne almaktaydı. Doğrusu bu manzarayı epey kıskandım. Macaristan’ın nüfusu 10 milyon civarı. Budapeşte ise 2 milyon civarı bir nüfusa sahip.

Macaristan, Türkiye’de “Turancılık” iddiasında bulunan partilerin oy toplamından az nüfusa sahip bir ülke. Nüfuslarının Türkiye’ye göre oldukça az olmasına rağmen böylesine başarılı bir organizasyon yapabilmelerine gıpta ettim. Türkiye’de neden böyle bir etkinlik yapamadığımızı uzunca düşündüm.

Kurultay alanında bir kişi özellikle dikkatimi çekti. Sanırım Türkiye’den ziyaretçi olarak gelmişti. Üzerinde Göktürk sembolleriyle bezenmiş bir zırh vardı. Başında görkemli bir börk ve elinde Göktürk sancağı ile saatlerce Orhun Abideleri’nin imitasyonu önünde nöbet tuttu. Adını sanını, işini gücünü bilmiyorum ama o kostümlerin ucuz olmadığını biliyorum. Belli ki iyi bir geliri var. Çok akıcı İngilizce konuşuyordu ve gelen herkese uzun uzun Göktürkleri, Türklüğü anlatıyordu.

Akıcı İngilizce bilen, o kostümleri almak için maddi gücü olan, bir etkinliğe katılmak için Avrupa’ya gidebilen birine zorunluluk ya da menfaat olmaksızın saatlerce nöbet tutturan şeyin ne olduğunu düşündüm. Üstelik Ağustos sıcağında, üzerinde kilolarca yükle…

Bunun vatan sevgisinden başka cevabı yok.

Kurultaj’ın katılımcıları arasında Türkiye’den ve Turan coğrafyasının çeşitli bölgelerinden siyasetçilerin
yanı sıra, KKTC Meclis Başkanı sn. Zorlu Töre ve sayın Serdar Denktaş da vardı.

Kurultaj’ın katılımcıları arasında Türkiye’den ve Turan coğrafyasının çeşitli bölgelerinden siyasetçilerin yanı sıra, KKTC Meclis Başkanı sn. Zorlu Töre ve sayın Serdar Denktaş da vardı.

KKTC’DEN MECLİS BAŞKANI KATILDI

Kurultaj’ın katılımcıları arasında Türkiye’den ve Turan coğrafyasının çeşitli bölgelerinden siyasetçilerin yanı sıra, KKTC Meclis Başkanı sn. Zorlu Töre ve sayın Serdar Denktaş da vardı. Tarihimizde Kurultay; boy beylerinin toplandığı ve meseleleri görüştüğü bir toplantıdır. Böylelikle Kurultaj, tarihimizdeki anlamını da yinelemiş oldu. Bu bağlamda Kurultaj, kültürel paylaşımlarla beraber siyasi meselelerde de diyalog kurulması için uygun bir zemin oluşturuyor. Gelecek yıllarda Kurultaj’ın bu yönü daha da güçlendirilmeye açık.

Türk ve Macar halklarının gönül köprüsü olan Kurultaj’ı düzenleyen; başta Macar Turan Vakfı Başkanı Andras Biro olmak üzere, tüm emeği geçenleri ve Macar halkını tebrik ederim.

Hajrá Magyarország (Hayre Macerozteg)

Hajrá Kurultaj (Hayre Kurultey)

Hajrá Turán (Hayre Türen)

AYDINLIK

Bu Haberi Paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.