“Seçimden önce bal-şerbet, seçimden sonra zehir…”

“İbrahim gibi sözler söylüyorsun, ama Nemrut’çasına hareket…”

Saadet Partisi Burdur il örgütü, partisinin İstanbul Milletvekili ve Parti Sözcüsü Birol Aydın’ın katılımıyla kahvaltılı basın toplantısı düzenledi. Aydın yaptığı konuşmada, “’Seçimden önce bol keseden vaatlerde bulun, seçime kadar idare et, seçimden sonra ise millete kemer sıktır’ politikası uyguluyorlar. Seçimden önce bal-şerbet vadedip, seçimden sonra millete zehir içiriyorlar. ‘İbrahim gibi sözler söylüyorsun, ama neden Nemrut’çasına harekette bulunuyorsun?’” dedi.

Partisinin Burdur il örgütüyle birlikte basın toplantısı düzenleyen Saadet Partisi İstanbul Milletvekili ve Parti Sözcüsü Birol Aydın yaptığı konuşmada, “Doğru işi doğru yapmak başka yanlış işi doğru yapmak başkadır. Kaldırıma asfaltı çok güzel dökebilirsiniz, bu yanlış işi doğru yapmaktır. Ama o işin doğrusu kaldırıma asfalt dökmek değil parke döşemektir. Bugün yaşadığımız problemlerin büyük kısmı işte bu anlayıştan kaynaklanmaktadır. Türkiye bile isteye yoksullaştırılıyor.” dedi.

Saadet Partisi Burdur İl Başkanı Musa Sayar ve partililerin de katıldığı programda İstanbul Milletvekili Birol Aydın, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Daha sonra Burdur’daki STK temsilcileri Milletvekili Birol Aydın’a sorular sordu.

“SORUN YASA DEĞİL ANLAYIŞTA!”

Türkiye’nin bir Anayasa değişikliğinden önce bir anlayış değişikliğine ihtiyacı olduğunu belirten Aydın,

“Yasaları değiştirmeden önce, halihazırda var olan yasaları uygulayacak bir zihniyete ihtiyaç var. Isparta’nın, Burdur’un ve diğer illerimizin her birinin özelde farklı farklı problemleri var ancak genelde/temelde yatan sorun aynı; zihniyet! Yolsuzluk yapmak, bugünkü kanunlara göre suç mu değil mi? Öyleyse sorun yasada mı, anlayışta mı?” diye sorguladı.

“Bugün her birimize bir kâğıt dağıtsak ve problemleri ile çözüm önerilerimizi birbirimizden habersiz yazsak; % 99 mutabakata varırız” diyen Aydın, “Problemlerimizi de bunların çözüm yollarını da aslında hepimiz biliyoruz; neyi/nasıl yapmamız gerektiğinde hemfikiriz aslında. Kırmızı ışıkta geçmememiz gerektiğini biliyoruz, bu konuda trafik lambalarının veya polisiye tedbirlerin de %100 çözüm olmadığını da biliyoruz. Öyleyse burada topyekûn bir anlayış, tavır ve tutum değişikliğine gitmemiz gerekiyor” ifadelerine yer verdi.

Aydın konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:

“BİR KAPI, 22 KEZ AYNI YANLIŞ ANAHTARLA AÇMAYA ÇALIŞILSA SONUÇ DEĞİŞMEZ”

22 yıl oldu. Bir kapıyı 22 kez aynı yanlış anahtarla açmayı deneseniz de sonuç değişmez. O kapı o anahtarla açılmaz! Öyleyse 23’de farklı bir tercihte bulunmamız gerekir. Bu iktidar 22 yıldır, referandumlarda, genel ve yerel seçimlerde milletten ne istedi de alamadı? Sorunlarımızın çözümü için ya yönetimde bulunanlar anlayış değişikliğine gidecek, (ki bugüne kadar olmadı) ya da biz yönetimde bulunanları değiştireceğiz. 2021, 2022, 2023 hedeflerinin hiçbirini tutturamayan iktidar, şimdilerde 2024, 2025, 2026 yıllarını işaret ediyor. Öngörülerinin revizesinin revizesini yaptıkları halde hiçbirini tutturamadılar. Aradan geçen 5-6 yılın ardından şimdi 5-6 yıl öncesinin rakamlarını hedef olarak belirlemişler. Dolar kurunun yaklaşık 50 lira olacağını öngörüyorlarmış şimdi.”

“NE ZAMAN BAŞLARI SIKIŞSA YENİ BİR ANAYASA PAKEİNE SARILIYORLAR”

“Ne zaman başları sıkışsa ya yeni bir anayasa paketi ya da yeni bir ekonomi programı açıklıyorlar. Her yeni dedikleri ise bir öncekini aratır hale getiriyor. Son açıkladıkları OVP bile, başarısızlığın ilanıdır aslında. Her sene sınıfta kalıp, dönem başında “bu kez söz derslerime çok çalışacam” diyen bir öğrenci gibi hareket ediyorlar. “Seçimden önce bol keseden vaatlerde bulun, seçime kadar idare et, seçimden sonra ise millete kemer sıktır.” politikası uyguluyorlar. Seçimden önce bal-şerbet vadedip, seçimden sonra millete zehir içiriyorlar. “İbrahim gibi sözler söylüyorsun, ama neden Nemrut’çasına harekette bulunuyorsun?” (Ferîdüddin Âttar) Doğru işi doğru yapmak başka yanlış işi doğru yapmak başkadır. Kaldırıma asfaltı çok güzel dökebilirsiniz, bu yanlış işi doğru yapmaktır. Ama o işin doğrusu kaldırıma asfalt dökmek değil parke döşemektir. Bugün yaşadığımız problemlerin büyük kısmı işte bu anlayıştan kaynaklanmaktadır.”

TÜRKİYE, BİLE İSTEYE YOKSULLAŞTIRILIYOR”

Aydın sözlerine, “Türkiye bile isteye yoksullaştırılıyor. Sözün güzelini söyleyip, işin yanlışını yapmaktan, yanlış işin doğru yapmaktan kaynaklanmaktadır. Peki siz ne yapacaksınız diye soruyorlar: Biz, sözün güzelini söylemeye, doğru işi de doğru şekilde yapmaya devam edeceğiz.” diyerek son verdi.

Bu Haberi Paylaş

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.