
Dünkü haberimizde “Burdur-Isparta Tabip Odası’nca açıklama yapılacağı haberimizin ardından bugün o açıklama Sağlık Müdürü Reha Sermed Aydoğdu’ya manifesto gibi bir uyarı olarak geldi. Doktorların sesi olarak 11 maddede topladıkları uyarıları, doktorların ültimatomu gibi!
Başta doktorlar olmak üzere Burdur Devlet Hastanesi personeli arasında son dönemde baş gösteren ve uzman doktorların tayin istemeye başlamasıyla doruğuna çıkan sıkıntı ve huzursuzluk, Burdur-Isparta Tabip Odası’nda doktorların toplanarak tartıştıkları ve 11 maddede topladıkları meselelerini kamuoyuna duyurdular. Tabip Odası açıklaması hastane yönetimine ve İl Sağlık Müdürü’ne ültimatom olarak algılandı.
Açıklamada, hekimlerin muhatap alabilecekleri bir idarenin bulunmadığı, bu “idari boşluğun” derhal doldurulması gerektiği, il içi tayinlerin oldubitti şeklinde yangından mal kaçırırcasına, ben yaptım oldu şeklinde yapılmasının yarattığı sıkıntıların bulunduğu, hastanenin fiziki koşullarının kötü olduğu, bunun ise Sağlık Müdürlüğü’nde hastane işleyişine vakıf olmayanların yıllardır aynı makamları işgal etmelerinden kaynaklandığı, Sağlık Müdürlüğü’nün “daha fazla hasta yaratılması ve daha fazla ameliyat yapılması önerisi” bulunduğu, “tercih edilmeyen doktor” ifadesinin Sağlık Müdürü’ne yakışmadığı, Sağlık Müdürü’nün kamuoyuna yaptığı açıklamada “ekonomik konu”nun öne çıkarıldığı, ekonomik konunun etken olduğu ama doktorlar için “daha önemli olanın etik konular ve hekimlik onuru” olduğu ifade edilmiştir.

İşte o açıklama!
1- Hastanede hekimlerin muhatap olabileceği idari boşluğun bir an önce giderilmesi gerekmektedir. Bu yapılırken de liyakat sahibi insanların tercih edilmesi gerekmektedir.
2- İl Sağlık Müdürlüğü’nün iletişim problemini bir an önce çözmesi, görüşme talebi olan hekimlerin bu taleplerini geri çevirmekten vazgeçmeleri gerekmektedir. Sağlık personelleriyle herhangi bir görüşme yapılmadan, basına hastanede herhangi bir sorun ve huzursuzluk yoktur demek iletişimsizliğin en büyük göstergesidir.
3- İl, içi ve il dışı görevlendirmelerin keyfi, birdenbire, ben yaptım oldu mantığıyla haftanın son mesai saatinde tebliğ edilmeye çalışılması hekimin de bir insan olduğunun düşünülmediği anlamına gelmektedir. Bu üsluptan derhal uzaklaşılması gerekmektedir.
4- Hastanenin fiziki koşullarına, hastane işleyişine tam olarak vakıf olmayan, aktif hekimlik yapmayan, hatta hekim olmayan kişilerin İl Sağlık Müdürlüğü’nde yıllardır aynı koltukları işgal etmesi sorunun oluşmasında en büyük neden, çözümünde de en büyük engeldir.
5- Burdur Devlet Hastanesi, Burdur Merkez’ de 24 saat kesintisiz hizmet veren tam teşekküllü tek sağlık kuruluşudur. İl Sağlık Müdürlüğü’nden yapılan talihsiz açıklamada “tercih edilmeyen doktorlar” ifadesinin bulunması, İl Sağlık Müdürlüğü’nün ne kadar hekim dostu olduğunun göstergesidir. Bu ifadeyi şiddetle kınıyoruz. Tercih edilmeyen doktorlar değil, halkımızın hak ettiği fiziksel ortamı ve kaliteyi sağlayamayan İl Sağlık Müdürlüğü’ dür. Bu arada yeni hastane inşaatının durduğuna dair dedikoduları kamuoyundan takip etmekteyiz. Bu konuda bizlere herhangi bir açıklama yapılmamaktadır.
6- İl Sağlık Müdürlüğü’nün yaptığı talihsiz açıklamada, daha fazla hasta yatırılması ve daha fazla ameliyat yapılması önerisinde bulunulmuştur. Bu endikasyon dışı (gereksiz) tedavi anlamına gelmektedir. Bu tip yaklaşım halk sağlığına ciddi anlamda zarar vermektedir. Bu durum hasta hekim ilişkisine ticari gözle bakıldığının göstergesidir.
7- Gerekli alt yapı ve hazırlık yapılmadan birden bire geçiş yapılan hastane otomasyon sisteminde sıklıkla sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu sorunlar sebebiyle haftalardır hastalarımız ve çalışanlarımız mağdur olmaktadır. Yine fatura hekimlere kesilmektedir.
8- İhtiyacımız olan cerrahi malzemelerin gerekli kalitede sayıda ve zamanda alınmasına hastane müdüriyetinin ve İl Sağlık Müdürlüğü’nün engeller çıkarması büyük bir problem haline gelmiştir. Bu durum bir kısım ameliyatların gerekli ekip olmasına rağmen yapılamamasına hastaların mağdur edilip çevre İllere gitmesine sebep olmaktadır.
9- Yoğun çalışma temposunun olması, kanuni sınırlamanın üzerinde listeye koyulan icap listelerinin olması, hekimlerimizde kronik yorgunluğa ve umutsuzluğa sebep olmaktadır. Bu da iş veriminin düşmesine sebep olmaktadır.
10- Kamuoyunu son günlerde en çok meşgul eden konu, tayin istenip istenilmediğidir. Evet, çok sayıda arkadaşımız geçtiğimiz aylarda tayin isteyip gitmiştir. Bu günler de tayin istemiş ve önümüzdeki günlerde tayin istemeyi planlamaktadır. Bu sayı 30 -40‘lı rakamları bulacaktır.
11- Son olarak şunu belirtmek isteriz ki gelir dağılımında adaletsizlik, sağlık personelinin hak ettiğini alamaması önemli bir sorundur. Ancak bizler için daha önemli olan etik konular ve hekimlik onurumuzdur. Bugüne kadar sorunlarımızın dile getirilmesinde ve çözümlenmesi sürecinde bizlere destek olan basın mensubu arkadaşlarımıza, tüm sivil toplum kuruluşlarına dostlarımıza teşekkürü borç biliriz.
[3d-flip-book mode="thumbnail-lightbox" urlparam="fb3d-page"
id="12654" title="false" lightbox="dark"]
- Kifayetsiz muhteris yöneticinin ülkesine ve halkına verdiği zarar
- Jandarma yangına yönelik devriye atıyor
- Erdoğan’dan çiftçiye yeni kredi paketi müjdesi
- Cuma’da ders gibi hutbe: “Kamu hakkı dokunulmazdır”
- Yazarımız, Sagalassos’ta tarihi dokudaki tahribatı altı maddede gösterdi
- Hükümet krizin yükünü emekçinin sırtına yükleme kararından vazgeçmiyor
- GÜNAH HARİTAMIZ
- Antalya Valiliği Mermerli Plajı Restorasyon İhalesinde skandallar bitmek bilmiyor
- Dr. Perinçek’in İran-İsrail savaşını değerlendirmesi