
6. yüzyılda yaşamış ilk Türk kadın hükümdar.
Kadınlar Günü denince tarihimizdeki önemli kadın liderleri anmak geldi içimden. Bence tarihimizde ses getiren kadınları anarsak geleceğimize de kendimize de daha güvenli bakarız. Kızlarımız ve kadınlarımız tarihimizde her alanda etkin bir varlık gösteren ATALARINI kendilerine rol model alırlarsa güçlü bir Türkiye’nin yolunu açarız.
Güzelliği ve cesaretiyle tanınan Tomris, Milattan Önce 6. yüzyılda yaşamış ilk Türk kadın hükümdardır. İsmi “demir” anlamına gelen Tomris Hatun bir Saka kraliçesi ve Türk hükümdar Alp Er Tunga’nın torunudur. Eşinin ölümünden sonra Sakaların kadın hükümdarı olarak geniş bir coğrafyada hüküm sürer. Kadınların kağanlık yönetiminde yer almaları, Türk töresinde kadın erkek ayrımı yapılmadığının göstergesidir. Kağan eşlerinin asil bir soydan gelmesi ve iyi bir eğitim alması istenilen bir özellikti. Böylece hem gelecekte kağanlığı yönetecek çocuklar bu anne tarafından yetiştirilecek hem de kağanın olmadığı zaman ülkeyi yöneteceklerdi. Türk töresi tahta erkek evlatlar arasında büyük küçük gözetmeksizin yönetme yetisi en fazla olan tercih edilir tahta çıkardı. Erkek evlat olmadığı durumlarda da kız evlat tahta çıkardı.
Türk kadınlarının devlet yönetiminde söz sahibi olması ve siyasi konumu
Saka/ Messaget Hatunu Tomris Hatun’dan sonra Sabarların Hatunu Boğarık MS 6. yüzyılda ikinci kadın lider olarak karşımıza çıkar. Daha sonra Buhara Melikesi Kabac Hatun gelir. Yönetimde etkili olan bu kadınların kendilerine ait köyleri, şehirleri, özel koruma birlikleri, hizmetlileri, sarayları ile yine kendilerine ait özel gelirleri olmuştur. Kağanla birlikte adlarına para basılmıştır. Ayrıca dünya tarihinde ilk vakfı kuran Uygur Türkleridir. Bu anlayışı Abbasilere taşıyan Halife Kam Bi Emrillah’ın annesi Şağap Hatun olmuştur.
Tomris Hatun’un hem kadınlardan oluşan özel koruma yani muhafız birliği hem de babasının ve eşinin askerlerinden oluşan bir ordusu vardı. Pers Kralı Kirus’u Turan taktiği ve Kurt Kapanı denilen ve önce çekilip sonra bütün güçleri ile saldırıp düşman ordusunu yok eden taktikle yenmiştir.
İslamiyet öncesi Türk toplumunda “Bozkırın Asenaları” olarak adlandırdığımız devlet yönetiminde bulunan kadınların, bu kadar yüksek siyasi mevkilere yükselmesi dönemin toplumsal cinsiyet ayrımının olmadığı ve kadınlar ile erkeklerin eşit şartlarda yaşamlarını sürdürdüğünü görmekteyiz. Kadınların kağanlık yönetiminde yer almaları, Türk yöresinin kadın ve erkek arasında bir ayrım yapmadığının bir göstergesidir.
Devrimci ve emekçi Türk kadınlarının kadınlar gününü kutlar, yazımı Gazi Mustafa Kemal’in şu sözleriyle bitirmek istiyorum:
“DÜNYADA HER ŞEY KADININ ESERİDİR. KADINLARIMIZ EĞER MİLLETİN GERÇEK ANASI OLMAK İSTİYORLARSA ERKEKLERİMİZDEN ÇOK DAHA AYDIN VE FAZİLETLİ OLMAYA ÇALIŞMALIDIRLAR.”
- “Dijital dünya çocukları ‘ev genci’ yapıyor”
- ‘İŞKUR Gençlik Programı’ protokolü imzalandı
- Turistik tarihi Likya Yolu ranta kurban edilme tehlikesi devam ediyor
- Gazze, Gazzelilerindir
- Şeytanı kıskandıracak oyun: Motosiklet Kazası İhbarının Enteresan Sonu
- MAKÜ öğrencilerinden büyük başarı
- Gözleriniz kuruyor, yanıyor ve batıyorsa…
- Rektör Dalgar, Emitt 2025 Fuarında