ABD artık korkulacak bir devlet değil!
ABD’de Teksas eyaletiyle başlayan ve diğer eyaletlerin de destek verdiği sınır tartışması dünya gündeminde yankı uyandırmaya devam ediyor. Dr. Mehmet Perinçek ise gündemdeki Teksas’ın ve 25 eyaletin imzaladığı bildiriyi değerlendirdi.
Ulusal Kanal’da Amerika Birleşik Devletleri’nde yaşanan son karışıklıklar ve genel durum ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulunan Mehmet Perinçek çok özel açıklamaları ile dikkat çekti. ABD’nin yenilmez olmadığının görüldüğünü aktaran Perinçek artık Türkiye’de de o ABD’den korkanlara ders olduğunu söyledi.
ABD’DE HALK VE DEVLET KARŞI KARŞIYA GELECEK
Teksas ve 25 eyalette başlayan olayların yalnızca bir ilk adım olduğunu belirten Perinçek açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:
Perinçek: “Önümüzdeki dönemde halka devlet arasında da sorunlar yaşanacaktır. İşte aslında buna, hatırlarsanız geçtiğimiz senelerde bir siyahinin öldürülmesiyle, polisin öldürülmesiyle çeşitli eylemler baş göstermişti. Pandemi sürecinde halkın düştüğü içler acısıydı, bunu dünya tanık oldu gördü. Amerika’da ekonomik sorunlar arttıkça tabandaki alt kademelerdeki alt sınıflardaki insanların da çok daha zorlaşıyor. Sokaklarda yatanlardan kalkanlardan tutalım, ABD’deki yoksulluk da ciddi boyutlara ulaşıyor. Bunlar da bir süre sonra ABD içerisinde halkla devlet arasında da çeşitli çatışmaların doğmasına, problemlerin çıkmasına neden olacak. Dolayısıyla ABD’de gördüğümüz bir devlet içinde bir yarılma var: Trump’ın çizgisi ile geleneksel çizgi arasında… Trump artık diyor ki dışarıya şekil vermeyi bırakalım içimizdeki sorunlara dönelim oraya aktardığımız kaynakları kendi içimizde kullanalım şeklinde bir strateji izlemek istiyor. Bu Amerika’nın şu ana kadar geleneksel politikalarına oldukça aykırı. Bundan dolayı böyle bir yarılmanın olduğunu görüyoruz. İki, eyaletler arasında çatışma iç savaşa doğru sürüklenebilecek bir durum söz konusu… Olacaktır, olabilir. Bu Teksas olayı bunu göstermektedir. Bir de tabii devlet tarafında ciddi bir çelişmenin yaşanabileceğini görüyoruz. Bu da Amerika’nın ciddi zafiyetler içerisinde olduğunu da bize gösteriyor ve haliyle Amerikan emperyalizminden sıkıntı çeken onun baskısı altında, tehdidi altında olanlara manevra alanı sağlayacak.
ABD’nin saldırganlığı zayıflar mı?
Perinçek: “Kendi iç sorunlarıyla boğuşan Amerika, dışarıdaki tehditlerini baskılarını, planlarını azaltmak zorunda kalacak. Bu doğal bir süreç, Amerika’nın kendisi zaten bu iç sorunlarıyla boğuşmadan Afganistan’da kaybetmiş, Ukrayna’da kaybediyor, Orta Doğu’da kaybediyor, BOP başarısızlığa uğramış. Kürdistan falan kurulamamış. Bir de bu başarısızlıkların üzerine iç karışıklıklar Amerika’da arttığı zaman e tabi bu Amerika’nın tehdidinden mustarip olan ülkelere ciddi manevra alanları ve imkanlar sunacak. Amerika eskisi gibi korkulan, korkulacak bir ülke olmadığını da göstermiş oluyor. Eskiden “Amerika istediğini yapar, onu alır bunu koyar şurada darbe yapar. İstediği hükümeti değiştirir, oraya kukla hükümet koyar, orayı işgal eder. Amerika’nın ekonomik hegemonyasından kurtulamayız, dolar şöyledir, her şeyimiz oraya bağlıdır” gibi bir Amerikan efsanesi yaratıldı. Hatta bazen bu Amerika’yı kötüleyerek de yapılıyor ama sonuç olarak Amerika’nın yenilmez olduğunu da anlatmış oluyor insanlara ya da devletlere, yetkililere. Fakat durumun böyle olmadığı ortaya çıktı. Yenilmez olmadığını Afganistan, Ukrayna’da falan gördük ama Amerika’nın kendi içini bile düzene sokamayacak hale gelmiş durumda.”
BİR HAİNLER BİR DE KORKAKLAR VAR
Mehmet Perinçek konuşması sırasında İsveç’in NATO’ya kabul edilmesi konusunda da önemli noktalara değindi:
Perinçek: “Amerika başka ülkeleri bölmeye çalışırken bir anda kendisi bölünme tehdidi ile karşı karşıya kaldı. Böyle bir durumda Amerika’nın, biliyorsunuz ülkemizde de tamamen Amerika’nın paralı askerleri var, Amerika’ya doğrudan bağlı çalışan güçler var, onlar Amerika’nın politikaları Türkiye’de uygulamaya çalışıyorlar. Bu hükümette de var. Ama bir de Türkiye’de ne var: Amerika’dan korkanlar. Milli kaygıları var, Amerika’nın tehdit olduğunu görüyor ama “Amerika’ya şöyle yaparsak bizi tokatlar, aman bizi kulağımızdan tutar atar, ekonomimizi batırır, darbe yapar” gibi Amerika’dan korkanlar var. O korkaklar da Amerika’nın uşakları gibi aynı şekilde politikalarına doğrudan biat ediyorlar Bunu geçtiğimiz gün İsveç oylamasında gördük. O oylamada sadece NATO’cular, sadece Amerikan uşakları evet oyu kullanmadı, Amerika’dan korkanlar da evet oyu kullandılar. Amerika bize kızar, bizi döver diye korkanlar da belki kasetlerimizi çıkarır diye korkanlar da evet oyu kullandılar. Ama baktığımızda Amerika’nın korkulacak bir güç olmadığını, tabii Amerika yandı bitti değil, bir iç savaşla kendi dertlerine dönecekler tüm dünyadan çekilecekler diye bir durum yok ama böyle bir sürecin başladığını görüyoruz. Bu da tabii Amerika’dan korkanlara bir ders olmuş oluyor. Teksas olayları Amerika’dan korkanlara “Korkma” diyebileceğimiz bir koşullar da söz konusu. Amerika Türkiye’yi bırakın, kendisi bölünme tehdidi ile karşı karşıya.”
ABD’DE ÇOK KUTUPLU HALE GELİYOR
ABD’nin kendi içinde özellikle şimdi Teksas eyaletinin başkaldırmasıyla başlayan olaylara dair Dr. Mehmet Perinçek şunları söyledi:
Perinçek: “Dünya çok kutuplu hale gelirken ABD de çok kutuplu bir hale geliyor. Yani ABD’nin hem devlet içerisinde siyasi elitler içerisinde ciddi bir yarılma söz konusu. Yani şimdiye kadar ABD’de kim iktidar olursa olsun o müesses nizamın politikalarını sürdürürdü. Demokratlar gelse Cumhuriyetçilerle ciddi sorunlar yaşamazlardı, Cumhuriyetçiler gelse Demokratlardan bakan vesaire bile alabilirdi ve bir şekilde Amerika’nın ihtiyacı olan politikalar iktidara kim gelirse gelsin sürdürülürdü. Fakat bu Senato baskınıyla birlikte de Trump’ın aslında Amerikan politikasında, siyasetinde ortaya çıkmasıyla birlikte ciddi bir yarılmanın yaşandığına tanık olduk. Bu yarılma, söylediğimiz gibi, hem devlet içerisinde Amerika’nın siyasi elit dediğinin içerisinde yaşanırken sadece bununla da sınırlı kalmadı eyaletler arasında da çeşitli yarılmaların olabileceğini bekliyorduk. Çünkü Amerika Birleşik Devletleri isminden de anlaşılacağı üzere farklı farklı devletlerden farklı farklı eyaletlerden, hükümetlerden meydana geliyor. Bunlar arasında da ciddi anlamda daha geçmişten gelen rekabetler var, bunlar arasında sorunlar var. Teksas, California gibi eyaletler her zaman Amerika’dan ayrı bir yol çizme konusunda bir eğilimleri vardı, olmuştur. Fakat geldiğimiz noktada bu ayrımın neredeyse artık bir iç savaşa dönecek bir duruma geldiğini de görüyoruz. Tabii ABD dünya hakimiyetini kaybettikçe, işte Afganistan’dan kovuluyor, Suriye’de istediğini alamıyor, Afrika’da hem Fransız hem Amerikan emperyalizmi kaybediyor, Ukrayna’da başarısız oldular, şimdi oradan nasıl fıyarız onun peşine düştüler. Destekledikleri, hatta yanında durdukları, birlikte hareket ettikleri İsrail Orta Doğu’da başarısızlığa gidiyor, istediklerini alamıyor. E Türkiye’ye, İran’a, Çin’e diş geçiremedi ABD.”
EYALETLER ABD’DEN KURTULMANIN YOLUNA BAKIYOR
Perinçek: “Bu siyasi hakimiyetini kaybederken ekonomik hâkimiyetini de kaybettiğini görüyoruz ve artık dünya ekonomisinin Atlantik’ten Pasifik’e kaydığını Batılı uzmanlar, Batılı yetkililer dahi kabul ediyorlar. Şimdi böyle bir ortamda dünyanın sömürüsünden beslenen ABD bu muslukların kesilmeye başlamasıyla kendi içerisinde de sorunlar yaşıyor ve bu sefer dışarıdan gelen kaynaklar azaldıkça ve bunun daha da azalacağı görüldükçe bu sefer eyaletler de kendi başlarının çaresine bakma yoluna gidiyorlar. Teksas açısından bakıldığında orada tabii ciddi petrol kaynakları var ve bu petrol kaynaklarını “Niye ben diğer eyaletlerle paylaşayım, niye Amerika’nın bütününe dağıtayım” vesaire gibi; onun gelirini kendinde toplama gibi istekler de var. E Biden da bu sadece eyaletler arası değil ki, evet rekabet var. Bu biraz önce bahsettiğimiz Trump ile Biden arasındaki çatışmanın da bir yansıması çünkü Teksas veya Orta Amerika daha esas Trump destekliyorken onların da artık bir Biden yönetimine karşı isyan hareketine girdiklerini görüyoruz. Sadece Teksas ile sınırlı olmadığı da ortaya çıktı, 25 tane farklı eyalet de destekledi. Biden’ın hiçbir ültimatomunu, işte 24 saat verdi o şeyleri durduracaksınız, sınıra çektiğini tel örgüyü kaldıracaksınız vesaireleri, bunların hiçbirini kabul etmediler ve tam tersine gerekirse bir çatışmaya da hazır olduklarını ifade ettiler.”
- Başkan Gümüştaş, yanardağ gibi patladı
- Dental Travmada İlk 60 Dakika Hayati Önem Taşıyor
- MAKÜ’nün Projesine TÜBİTAK Desteği
- Burdur Barosu’na Kadın Başkan
- Hizbullah’a düşmanlık yapan ‘Müslümanlar’ın hayali
- Vali Bilgihan’ın Bucak ziyareti
- Saadet, Gazze için meydanlarda
- Emeklilerin TÜİK öfkesi
- Yağmanın yeni adı orman parkı!