
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin uygulamaya koyduğu Falezlerin ışıklandırılmasıyla ilgili projenin önceki gün askıya alındığı açıklanmıştı…
Bugün ışıklandırma projesinin uygulandığı Yavuz Özcan Parkı’ndan gelen görüntülere bakılırsa “askıya alınma” kavramı sanki yanlış algılanmış gibi görünüyor. Falezlerin doğal peyzajının bir parçası olan bitkilerin üstüne gelişi güzel atılan kablo yığınları, tahrip edilmiş doğal doku ve öylece ortada bırakılmış projeye ait inşaat malzemeleri…

Yıllardır kenti yönetenlerin ısıtıp ısıtıp gündeme getirdiği ancak uygulamaya koymadığı Falezlerin Işıklandırılması Projesi 27 Şubat 2021’de Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in resmi sosyal medya hesabından paylaşıldığı günden itibaren belediye yönetimi bu süreci kötü yönetti.
Başkan Böcek’in paylaştığı videodaki görüntüler kent kamuoyunda tepki çekti. Yaban hayatı uzmanları, biyologlar, kuş bilimciler ve kentin sivil toplum örgütleri kendi açılarından konunun yanlışlığını ortaya koyan açıklamalar yaptılar.
Ancak çok sıradan bir işletmenin bile “kurumsal iletişim” denilen kavramın farkında olduğu ve kurumunu ilgilendiren her konuda kamuoyunu bilgilendirmek, yanlış ya da hatalı bir algı varsa düzeltmek, kurumsal kimliğini kamuoyu önünde negatif bir duruma düşürmemek için çaba harcadığı günümüzde Büyükşehir Belediyesi’nin günlerce doyurucu bir açıklama yapmaması kabul edilebilir bir tutum değildir.

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde kentteki gazete ve televizyonlarda istihdam edilenden çok daha fazla gazeteci, televizyoncu istihdam ediliyor. Ülkenin 5. büyük kenti olan 2,5 milyon nüfusa sahip Antalya’nın belediyesi kent kamuoyunda oluşan bir hassasiyete karşı yaklaşık iki hafta bu kadar ketum kalamaz, kalmamalı.
Başkan Muhittin Böcek’in “Eleştirenler projenin detaylarını bilmiyor. Falezlerin ve orada yaşayan hayvanların zarar görmemesi için her şeyi düşündük. Uzmanların bize sunduğu her görüşü dikkate alıyoruz. Zaten biz dikkate almasaydık yetkili kurumlar projeye onay vermezdi” açıklaması, belediye yönetiminin en üst düzeyde konuya yaklaşımını gösteriyordu.
Böcek’in, “Işıklandırma ihalesini alan firma, son teknoloji elektrik aksamı kullanarak altyapıyı kuruyor” ifadeleri de bu bakışın çarpıcı bir göstergesi.

Falezlerin “Özel Çevre Koruma Bölgesi” olduğunu söyleyen Başkan Böcek’in alanın koruma statüsü konusunda da doğru bilgilendirilmediği anlaşılıyor. Falezler doğal sit alanı (güncel hali kesin korunacak hassas alan ve nitelikli doğal koruma alanı) ancak Özel Çevre Koruma Bölgesi (ÖÇK) değil, hiç olmadı.
Uzmanların görüşlerinin dikkate alındığı konusu ise ancak projenin ihalesi tamamlanıp uygulamasına geçildikten sonra bir tekne gezisi ile konuyla ilgili bazı uzmanlara adeta yasak savma türünden projenin anlatıldığı biliniyor.
Sonuç olarak ışıklandırma projesine yönelik tepkiler Büyükşehir Belediyesi’ne şimdilik geri adım attırdı ve projenin ‘beklemeye’ alındığı açıklandı.

Başkan Muhittin Böcek’in Başdanışmanı Dr. Cem Oğuz’un konuyla ilgili yaptığı açıklamada da yine kurumsal iletişim anlayışıyla örtüşmeyen, kamuoyunun algısını küçümseyen bir dil vardı. Oğuz, projeyle ilgili sosyal medyada paylaşılan görüntülerin orijinal görüntüler olmadığını dile getirdi. Açıklamaların tamamını okumak için resme tıklayınız

Oysa Antalya kamuoyu bu projenin uygulamaya konulduğunu bizzat Büyükşehir Belediye Başkanı Böcek’in kişisel hesabından paylaştığı bir video ile öğrenmiş ve sosyal medya ya da basında yer alan görseller de belediyenin logosunun da yer aldığı bu videodan ekran görüntüsü alınarak elde edilmişti.
Büyükşehir Belediyesi’nin logosuyla, Başkanın kendi hesabından paylaştığı proje görüntüleri orijinal değilse bunun sorumlusu kim?
Başkan Danışmanı Cem Oğuz’un, “Koruma kurullarından izinler alındı ve bir yıldır en ince ayrıntısına kadar proje detaylandırıldı. Noktasal olarak her nokta yerinde tespit edildi ve doğal yaşam da dikkate alındı. Bu alanda sadece Kadınyarı’nda bir Akdeniz foku mağaraya girip çıkıyor ama insancıl olmuş, insanlarla bütünleşik burada. Zaten çok aydınlık bir yer, daha önce aydınlatılmıştı. Onun dışında Akdeniz foklarının yaşam alanı genelde Konserve Koyu’nun olduğu bölge. İki yarasa mağarası ve aydınlatma kesinlikle yapılmadı” ifadeleri ise Antalya gibi bir kenti yöneten kurum için tam anlamıyla talihsizlik.

Oğuz’un açıklamalarındaki projeyle ilgili bir başka konu da “turizme canlılık kazandırılması, kent merkezinin cazibe merkezine dönüştürülmesi ve otellerdeki turistlerin kent merkezine getirilmesi için önemli projelerden biri olduğu” iddiası.
Yat limanı ve çevresinde yaz aylarındaki mevcut ve çirkin ışıklandırmanın denetim altına alınması, her işletmenin kafasına göre takıldığı ışık kirliliği yaratarak göz yoran, kent estetiğine yakışmayan bu görüntüler denetim altına alınması gerekirken yeni ve daha karmaşık bir ışıklandırmayı hayata geçirmek…

Belediyeler kentlerin kalbi, can damarı kurumlar. Belediyeleri yönetenler, başkanından teknik elemanına mutlaka “doğa okuryazarlığı eğitimi alması gerekiyor. Antalya gibi kent merkezinde bile zengin yaban hayatı barındıran bir kent böyle bir bakış açısı ve yaklaşımla yönetilemez.
Yavuz Özcan Parkındaki Falezlerden Yat Limanına bakan bir kaktüs bitkisinde kabloları ‘askıya’ alınan ışıklandırma projesinin detaylarını takip etmeye, gelişmeleri paylaşmaya devam edeceğiz… (Fotoğraflar: Salim Cengiz)


- “Dijital dünya çocukları ‘ev genci’ yapıyor”
- ‘İŞKUR Gençlik Programı’ protokolü imzalandı
- Turistik tarihi Likya Yolu ranta kurban edilme tehlikesi devam ediyor
- Gazze, Gazzelilerindir
- Şeytanı kıskandıracak oyun: Motosiklet Kazası İhbarının Enteresan Sonu
- MAKÜ öğrencilerinden büyük başarı
- Gözleriniz kuruyor, yanıyor ve batıyorsa…
- Rektör Dalgar, Emitt 2025 Fuarında