Erkin Feyyaz Eşli (KONUK YAZAR)
Libya Ulusal Birlik Hükümeti, diğer ülkelerin stratejik çıkarlarına zarar verecek şekilde ABD’yle askeri bir ortaklık geliştirmeye devam ediyor. ABD Savunma Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’na hizmet veren Amentum askeri grubuna bağlı Amerikan kuvvetlerinin Trablus’taki Mitiga havaalanına geldiği biliniyor. Birkaç hafta sonra ise bir Pentagon teftiş heyeti 444. Tugay’ın yerini incelemek üzere başkente uçtu. Amerikalı müfettişlere Mahmud Hamza Tugayı’nın komutanı ve Libya’daki ABD Büyükelçiliği’nin askeri ataşesi eşlik etti.
Ana stratejik bölgeler olarak Mitiga Havaalanı ve Trablus Limanı
Şubat ayı başında Amerikalı askeri denetçilerin Amentum’dan ayrılmasının ardından Ulusal Birlik Hükümeti, Mitiga havalimanı ve Trablus limanının Amentum grubuna devredilmesi için şehir hizmetlerinin hazırlıklara başlamasını isteyen bir genelge yayınladı. Ancak 2020 yılında Türkiye, Libya’daki varlığını güçlendirmek için Mitiga Uluslararası Havalimanı bölgesinde askeri üssünün inşasına başlamıştı.
Libya’yla Türkiye arasındaki ticari ilişkiler büyük ölçüde Trablus limanına bağlı. 2021 yılında Libya’da iktidara gelen Ulusal Birlik Hükümeti, Türk firmalarını Trablus’ta yeni bir ticari liman inşa etmeye davet etti. Türk şirketleri 2019 yılına kadar limanda 29 milyar dolar değerinde inşaat projeleri yürüttü, ancak çatışmalar nedeniyle projelerdeki çalışmalar durdu. 2021-2023 yıllarında Libya ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi yılda ortalama 2,3 milyar dolara ulaştı; 2024 yılında ise, eğer bir engel çıkmazsa, bu rakamın 4 milyara ulaşacağı tahmin ediliyor.
Afrika’daki, özellikle de bölgenin kuzey ülkelerindeki limanlar ABD için kritik önem taşıyor. Washington’daki düşünce kuruluşu Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi 2020’de Akdeniz’i ABD’nin küresel çıkarları açısından “elverişli güç dengesini” korumak ve rakiplerinin nüfuzunun artmasını önlemek için çalıştığı bir alan olarak tanımladı. Materyalde doğrudan Rusya ve Çin’in Akdeniz ülkelerinde artan varlığının ABD ve NATO’nun eylemleri için bir tehdit olduğu belirtiliyor. Denize erişimi olan en büyük ülkelerden biri ise Libya.
Libya ve Türkiye ilişkilerindeki diğer faktörler
Washington’un jeopolitik rakipleri arasında sadece Çin ve Rusya değil, aynı zamanda ilgi duyduğu ülkelerde nüfuz sahibi olan diğer ülkeler de yer alıyor. Bunlar arasında Ortadoğu ülkelerine aktif olarak yardım eden ve Afrika ülkeleriyle stratejik ortaklıklar geliştiren Türkiye de var. Ankara 2019 yılında, Ulusal Birlik Hükümeti’nden önce iktidarda olan Ulusal Mutabakat Hükümeti ile bir askeri işbirliği mutabakatını onayladı. Aynı yıl iki ülke Akdeniz’deki deniz alanlarının sınırlandırılmasına ilişkin bir memorandumu da kabul etti. ABD ve AB, Türkiye ile Libya arasındaki anlaşmalara Atlantikçilerin emellerini ciddi şekilde sınırlandırdığı için karşı çıktı.
2020 yılında, Türkiye, BM tarafından tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni Libya’nın doğusundaki ordunun başkomutanı General Halife Hafter’e karşı korumak için barış gücü birliğini gönderdi. 8 Ocak 2020’de Erdoğan ve Putin arasında İstanbul’da yapılan görüşmelerin ardından Türkiye ve Rusya, Libya’daki bütün taraflara 12 Ocak gece yarısı ateşkes ilan etmeleri çağrısında bulundu. Ateşkese varıldı ve o zamandan beri Türk askeri birliği, Afrika ülkesinin batısında kaldı ve Trablus’la ilişkilerini korudu.
Aralık 2020’de Libya’nın doğusunu yöneten Temsilciler Meclisi güçleri tıbbi malzeme taşıyan bir Türk gemisini durdurdu. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Halife Hafter’i bölgedeki Türk güçlerine saldırmaya kalkışmaları halinde birliklerinin “meşru hedef” sayılacağı konusunda uyardı. Mayıs 2021’de ise bir önceki hükümetin yerini alan yeni Ulusal Birlik Hükümeti Ankara’ya BM kararlarını uygulama ve askerlerini geri çekme çağrısında bulundu. Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ordunun önceki hükümetle varılan bir eğitim anlaşması uyarınca orada bulunduğunu söyledi.
Türkiye’nin Trablus’taki yeni hükümetle ilişkileri, muhtemelen ABD baskısı nedeniyle bozulmaya başladı. Başbakan Dibeybe, Amerikalılar tarafından Libya’ya dayatıldı ve şimdi onlarla işbirliği geliştiriyor. Örneğin Ekim 2022’de Ankara ile petrol ve gaz sektöründe biri ortak arama çalışmalarını da içeren iki yeni mutabakat zaptı imzalanmıştı. Ocak 2023’te Trablus, Ankara ile Akdeniz’de petrol ve gaz arama anlaşmalarının uygulanmasını durdurdu. Bu eylemler, Türk Dışişleri Bakanlığı tarafından kınandı. Ülkeler arasında askeri alan da dâhil olmak üzere birçok anlaşma henüz feshedilmedi, ancak ABD’nin batı Libya’daki artan varlığı bu açıdan bir tehdit.
ABD varlığının artırılması
Libya’nın doğusunu yöneten Temsilciler Meclisi, batıda Dibeybe’nin yeni kabinesini tanımıyor. Akile Salih İsa 2021 yılında Trablus’taki yeni hükümete güvensizlik oyu verdi. Washington, Ulusal Birlik Hükümeti pahasına, parlamentonun tüm ülke için yeni bir birleşik hükümet kurma planlarından korkarak ülkenin batısındaki etkisini güçlendirmeye çalışıyor. Bu nedenle Amerikalılar Libya’ya ticaret ya da insani yardım projeleriyle değil, askeri girişimlerle giriyor.
Dibeybe de ABD’nin askeri varlığından faydalanıyor. Amerikan özel şirketi Amentum, Libya’da birleşik bir ordu oluşturmak için silahlı isyancı grupları birleştirmeye çalışıyor. Başbakan, Cezayir Dışişleri Bakanı Ahmed Attaf ile yaptığı görüşmede isyancı grupları birleştirme çalışmalarının devam ettiğini itiraf etti. Trablus, Ulusal Birlik Hükümeti’nin aksine General Halife Hafter liderliğindeki bir orduya sahip olan Temsilciler Meclisi ile yeni bir çatışmadan korkuyor.
Dibeybe’nin kabinesi, doğrudan Amerikan desteğiyle, silahlı grupları meşrulaştırmak ve birleştirerek önümüzdeki aşamalarda siyasi rollerini güçlendirmek için çalışıyor. Batı Libya’nın yeni silahlı kuvvetleri 444. tugay, “Kaçak” lakaplı Muhammed Bahron’un tugayları ve Janzur süvari taburundan oluşacak. Trablus’ta ayrıca Amentum’un Afrika Operasyonlarından Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı John Bozarth da görüldü. Kendisi aynı zamanda şirketin kıdemli güvenlik sorumlusu ve yerel güçleri eğitmek, silah tedarik etmek ve onlara gerekli lojistik desteği sağlamak için hükümetlerle anlaşmalar yapmaktan sorumlu.
ABD, askeri varlığı karşılığında Libya’ya istikrar getirmeyi ve silahlı grupları sivillerin zarar gördüğü çatışmalardan caydırmayı vaat ediyor. Amerikalılar bu stratejiyi diğer güçlerin Libya’nın istikrarsız konumundan faydalanmasını engellemek ve bölgedeki güvenlik hedeflerine ulaşmak, kaynaklar üzerindeki kontrollerini sürdürmek ve başta Türkiye olmak üzere diğer jeopolitik aktörleri yerinden etmek için kullanmaya çalışıyor.
- KKTC Antalya Başkonsolosu’na Vatan Partisi ziyareti
- Yıllar sonra Burdur’da ana arterlerde yeniden ücretli otopark
- Teknoloji Tutkunu Gençler MAKÜ’de Buluştu
- MAKÜ, Honamlı ve Kıl Keçisi Damızlık Oğlaklarını Satacak
- İşKur’dan alacağı sermaye hayatını değiştirecek
- Danimarka’dan tarihi kültürel iade
- DENEME- “Atalarımızın Katilliği”, Uluslararası Emperyalist Bir Yalandır1
- Yüksek Verimli ve Nitelikli Embriyo Transferiyle Hayvancılıkta Büyük Atılım