Ülke Genelinde kurulan “Cumhur
İttifakı”nın karşıtı Burdur’da fiiliyatta oluştu bile!
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, partisinin Genişletilmiş İl Divan toplantısı için geldiği ilimizde, önce kahvaltıda basın, iş insanları, çeşitli siyasi parti ve kitle örgütü ve sendika temsilcileriyle bir özel otelde biraraya geldi; ardından Belediye Sergi ve Konferans Salonu’nda partililerine ve vatandaşlara hitabetti.
PROGRAMIN TAMAMININ VİDEOLARI
VİDEO-1
VİDEO-2
Bir yanda dolar 4 lirayı test etti; ekonomi sos veriyor. AKP Hükümeti’nin 2018 yılını çıkaramayabileceği belirtiliyor. Siyasi iktidarı ekonominin belirleyeceğini AKP’liler de anlamaya başladı. Diğer yandan bütün yandaş araştırma şirketlerinin “erken seçimin intihar olacağı” yönündeki uyarılarına rağmen panik içinde olan siyasi iktidarın gündeminden düşmeyen erken seçimin birçok işareti de eksik olmuyor. Seçimlere henüz daha 1 yıldan fazla zaman olmasına rağmen ülkenin sanki seçim havasına girdiğini vurgulayan Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, bugün partisinin Genişletilmiş İl Divan toplantısına katılmak üzere ilimize geldi. Önce çeşitli siyasi parti temsilcileri, kitle örgütü, sendika ve oda temsilcileri ve basın mensuplarıyla bir özel otelde kahvaltıda buluştu.
Kahvaltılı toplantıda “Cumhur İttifakı”nın karşıtının fiilen oluştuğu bir görüntü dikkatlerden kaçmadı. Kahvaltıya CHP İl Başkanı Osman Gök, İyi Parti İl Başkanı Osman Kurt, Burdur Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz, CHP Burdur Milletvekili Dr. Mehmet Göker, DSP ve Demokrat Parti il başkanları, kitle örgütü, sendika ve oda temsilcileri, iş insanları ve basın mensupları katıldı.
Yüksek bir örgütlülüğün dikkati çektiği toplantıda konuşan Genel Başkan Karamollaoğlu, ülkenin aslında henüz bir seçim tarihi belirlenmemesine rağmen sanki bir seçim havasının yaşandığını belirterek, kendilerinin seçimlerde millet iradesinin sandığa yansıyıp yansımayacağı konusunda sıkıntılarının olduğunu vurguladı.
Kendilerini, iktidara yakın dostlarının hep iktidarı eleştirdikleri suçlaması gibi sitemler ettiklerinin altını çizen Karamollaoğlu, “iyi de iktidar bir tane olduğu için eleştirilir. Hükümetler tarafından yapılan icraatların bu ülkeye fayda getirip getirmediği üzerinedir. Biz bu sıkıntıların nasıl çözüleceğine dair bir ışık görülüp görülmeyeceği üzerine eleştiriler yapıyoruz. Sadece iktidarı tenkit ile ortaya bir şey konulmayacağını biliriz. Biz bu konuda duyarlı olmaya dikkat ediyoruz. Önümüzdeki seçimlerde de duyarlılık göstereceğiz. Seçimlerin ne zaman olacağı şu anda belli değil, seçimlere bir yıl var” diye konuştu.
İktidarın taraftarlarını pekiştirmek için ülkeyi gerdiğini, gerilimden medet umduğunu belirterek, “insanların arasında bu şekilde yaratılan gerilimli havanın kırılmaya ihtiyacı var. Biz eleştiriyoruz. Düşman olarak değil dost olarak eleştiriyoruz. Dost acı söyler derler. İktidardakiler bizim düşmanımız değil, sadece siyasi hasmımız. Yanlışlarını eleştiririz, doğrularını da destekleriz” dedi.
Karamollaoğlu, öğleden sonra da Belediye Sergi ve Konferans Salonu’nda partisinin düzenlediği konferansta konuştu.
Konferansa giderken Demokrasi ve Özgürlük Meydanı’nda Şeker işçilerince, “Şeker Vatandır, Vatan Satılmaz”, “Bizi Satanı, Biz de Satarız” sloganlarıyla kesilen Karamollaoğlu, burada kısa bir mola verdi. Şeker İş Başkanı Süleyman Onay’dan “üretilen son doğal pancar şekeri olmasın” yazılı bir torbada pancar şekeri armağan edildi. Karamollaoğlu, burada Şeker işçilerine hitaben yaptığı kısa konuşmada hep yanlarında olma sözü verdi.
Salonda kalabalık bir taraftar ve Şeker işçilerince karşılanan Karamollaoğlu’nun burada yaptığı konuşmaya da şeker fabrikalarının özelleştirilmesi olayı damga vurdu.
İktidara yüklenen Karamollaoğlu, “ne yaptıklarını bilmiyorlar. 15 yılın yorgunluğu ve rehaveti içindeler” diye yüklendi. “Bir süre mola verin kardeşim” diye ekledi.
BÜTÜN FABRİKALAR SATILDIKTAN VE ÇİFTÇİ
TOPRAĞINI TERKETTİKTEN SONRA, BİZİM BEYAZ AK PARTİLİ
ADAMLAR ANLAYACAKLAR Kİ, BETON VE ASFALT YENİLEBİLİR BİR ŞEY DEĞİLDİR
Ülkenin bir tarım politikasının olmadığını, bu sebeple tarımda çuvalladığımızı belirten Karamollaoğlu, “ama bizim tarım bakanlarının Fransa Tarın bakanına madalya takıyorlar” diye ifade etti. Ülkenin 5 milyon ton buğday ithal ettiğini, 2 yılda 1 milyon büyükbaş hayvan, 500 bine yakın küçükbaş, 300-500 bin ton arası et ithal edildiğini belirterek, “yetmedi saman ithal ettik ya! Mercimek ithal ediyoruz, fasulye ithal ediyoruz. Nasıl bir ülke haline geldik?” diye sorgulayan Karamollaoğlu, “bugünkü iktidarın tarım politikası yok. Bir düşünceleri var. Fabrikalar ortadan kalkacak. Tarım arazileri yokedilecek. Yerine yüksek binalar, AVM’ler dikilecek. Şimdi Burdur’un göbeğinde düşünülen ne? Biraz önce Başkan söyledi; satın almak için gelenler fabrikayı çalıştırmak için araştırmanın içinde değiller. Araziye bakıyorlar; ben bu araziden nasıl istifade ederim diye! Şu Kızılderililer var ya; hakikaten akıllı adamlarmış! Amerikalılara epeyce nasihatte bulunmuşlar. Bütün fabrikalar satıldıktan sonra toprağı ile geçinen çiftçi toprağını terkettikten sonra bizin beyaz AK Partili adamlar anlayacaklar ki ne beton ne asfalt yenilebilir bir şey değil” şeklinde konuştu.
BU ÜLKE AYAĞA ÜRETİM EKONOMİSİYLE KALKAR
“Bu memleket ayağa kalkacaksa üretimi artırmakla ayağa kalkar” şeklinde konuşan ve üretim ekonomisini savunan Karamollaoğlu, üretimde ilk işin tarım ve hayvancılık olduğunun altını çizdi. Karamollaoğlu şöyle konuştu: “Şeker bunun için önemli. Çünkü çiftçiyi besliyor. Hayvancılığı destekliyor. Çalışan insanlara da ayrıca bir ücret veriyor. Sendika başkanımız çok güzel söyledi. Burada dert sadece çalışan insan değil. Bunu arka planı. Türkiye’ye vereceği zarar.”